Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Üzüntü bir hastalık gibi gelmişti bana ve bulaşıcı olabileceğinden endişelenmiştim."
Yaltakçı.
Ama gururun kırılmış, küçük düş­müş olarak taşıyacağım seni oraya, yalnız yaptığım iyiliği borçlu olmayacaksın bana, aynı zamanda hayatını da borçlu olacaksın. Benim için hayatını kazandığın günlerden birinde sana söylediğimi hatırlıyor musun, aşağılık yaltakçı?
Sayfa 121
Reklam
BENVOLIO: "Beni dinle ve onu düşünme, unut!" ROMEO: "Öğret bana, nasıl unutulur düşünmek?"
''Kendimi bağışlamayı, yargılamamayı ama geçmişten ders almayı öğrenmem gerekiyordu. Bana kabul etmeyi ve içten olmayı ve başkalarını da aynını yapabilmesi için kendimi sevmemi öğrettiler.''
Reklam
Gel gel i gönül hûblar elinden hazer eyle Hikmetüni hûblar ile kim muhtasar eyle Dâ'imâ gönül bildügüni piş idinürsin 'Akıl katında gel ahı bir dem karâr eyle 'Işk ile gönül şem' ü çerâğ gibi yanarsın Billah i gönül bir dahı bana nazar eyle 'Işk zülfikârın çünki gönül elüne aldun Nefs-i zâlimün boynına ur bir hüner eyle Terk it i gönül cism ü cânı cihâna kalma Zinhâr i gönül 'ışk ile her dem pazar eyle"
Sayfa 482Kitabı okudu
İçimde bastırılmış isyanlar, susturmakta güçlük çektiğim çığlıklar, yüreğimde hasret, dilimde zehir, sinemde ateş... Her bir kelime öfke bana, her gün sürgün, her yer zindan...
Bana benzeyen, görünüşte bendeki ihtiyaçlara, tutkulara, arzulara sahip bu insanlar niçin kırarlar beni?
Sayfa 16 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
Yalnız ve özgür
Özgürüm : hiçbir yaşama nedeni kalmadı artık ba­na ; denediğim bütün nedenler beni bıraktı: başkalarını da tasarlayamıyorum. Daha genç sayılırım; yeniden baş­lamaya yetecek gücüm var. Ama nereden başlamalı? En şiddetli korkulara, bulantılara düştüğümde beni kurtarır diye Anny'ye ne kadar güvenmiş olduğumu ancak şimdi anlıyorum. Geçmişim öldü, M. de Rollebon öldü, Anny sadece bütün umutlarımı kırmak için geri geldi. Bahçe­ler boyunca uzayan şu beyaz sokakta yalnızım. Yalnız ve özgür. Ama bu özgür lük ölüme benziyor biraz.
Reklam
“Adama o kadar âşık ki, adam ne dese, ne yapsa nafile. Susup oturur, kabullenir. Hep olduğu gibi her an kendine acır. Çok sever adamı, öyle çok ki, her zulmüne dayanır. Aşktır onu bu hale koyan. Gerçekten çok acıyorum bu kıza, bana...”
Ben, daha çok... bana verilmiş, hem de bir hiç için verilmiş olan hayat karşısın­da şaşırmış durumdayım.
Bana fazlasıyla kendimi hatırlatırdı, benimle aynı eğitim boyunduruğu altına girmişti. Özellikle açgözlülüğünden tiksinirdim çünkü muhtemelen ben daha açgözlüydüm. Açgözlülük derin bir mutsuzluğun en şaşmaz belirtilerinden biridir
"Kendi kabuğumuza çekilmişiz, sessizce yaşıyoruz, namusluyuz diye hepiniz bana mı çullanacaksınız."
Kim, nasıl, hangi bahaneyle onu bana tanıştırdı, unuttum gitti. Çünkü unutulmayacak yalnız o kaldı. Ondan öte göklerde yıldızlar mı vardır? Denizlerde vapur mu?.. Hatta geceleri doğmadığı için güneş de yoktur. Hele ay!
Sayfa 16
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.