Başbuğ Türkeş ve Dokuz Işık.
Hazırlayan: İlhan Bahar.
İlhan Bahar ve Kamer Yayınları, Ülkücü düşüncenin ülkemize yayılması konusunda çok büyük gayret göstermişlerdir. Pek çok ülkücü yayın Kamer Yayınları aracılığıyla yayınlanırken, İlhan Bahar kendisine bu görevin bizzat Başbuğ Alparslan Türkeş tarafından verildiğini şu sözlerle ifade etmektedir: "Türk milliyetçiliğine hizmet kültürden kültürlü olamazsak hizmet edemeyiz. Yayıncılığın önemi de burada ortaya çıkıyor. Evladım. Şimdi sana bir görev veriyorum şu anda mevcudu kalmayan bütün kitaplarımı yayınla" . Kitapları temin eden ve yeniden dizdiren İlhan Bahar, Ankara'ya giderek müsveddeleri bizzat Alparslan Türkeş'le tashihlerini yaptırdıktan sonra yayınlamıştır.
Kitap, Alparslan Türkeş'in hayatı ile başlamaktadır. Çocukluğu, Kıbrıs'tan Türkiye'ye gelişleri, askeri okula girişi, askerlik mesleği, cezaevinde yaşadıkları ve siyaset hayatı tüm detaylarıyla, çok duygusal bir şekilde kaydedilmiştir.
Milli doktrin Dokuz Işık ise yalnızca teorik bilgi ile yetinmeyip doktrinin ilkeleri ile bağlantılı Başbuğun düşünceleri, basın açıklamaları ve meclise verdiği önergelerle desteklenerek, hacimli bir eser meydana getirilmiştir.
Okuyucusunu çok olması dileğiyle...
#Kitapşuuruinsanlıkşuurudur.
Başbuğ Alparslan Türkeş
Gençlik - Milliyetçilik - Dünya Türklüğü.
Türk milliyetçilerinin, ülkücülerin başbuğu Alparslan Türkeş 19 17 yılında doğmuştur. Hayatı hep mücadelelerle geçmiş; Türk milliyetçiliğini, siyasi bir hareket haline dönüştürerek iktidara getirmenin kavgasını vermiştir. 80 yıllık ömrün sonunda ülkücülerin iktidarını göremese de, arkasında yolunun takipçisi milyonlar bırakmıştır.
2017 yılı Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı tarafından Başbuğ Alparslan Türkeş yılı ilan edilmiş, yıl boyunca pek çok faaliyet Başbuğ'a adanmıştı. Alparslan Türkeş'in fikirlerinin, nesilden nesile aktarılması gayesi ile birçok çalışmada yürütülmüştü. Bu kitapta Başbuğ'un fikirlerinin bir iz düşümü şeklinde hazırlanmıştır. Başbuğ'un gençlik, milliyetçilik ve dünya Türklüğü konularında kaleme aldığı eserler, yapmış olduğu konuşmalar, vermiş olduğu röportajlar, bu kitapta toplanarak, Ülkücü Türk gençliğinin hizmetine sunulmuştur.
Faydalananın çok olması dileğiyle...
#Kitapşuuruinsanlıkşuurudur.
Her Türk Milliyetçisinin okuması gereken bir kitap
Ben şahsen kitabı gayet beğendim şuan çoğu siyasi partinin savunduğu milliyetçilik anlayışının Başbuğ'un milliyetçiliğ olmadığını kendi kaleminden görüyor ve Esas almamız gereken 9 ışık adlı Milli Doktrini anlatıyor. Dediğim gibi her Türk milliyetçisinin hatta ve hatta daha bir hayli geniş alıp her Türk'ün okuması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum.
Milli fikirlerimizin lideri, Türk milliyetçiliğinin Başbuğ'u Cennet Mekan Başbuğ Alparslan TÜRKEŞ beyefendiden bahsederken en çok ''9 Işık ne biliyor musun '' soruları ile ele alınan bir ideolojinin eser halidir..
Okuma tavsiyesi : Öteden beriden anlatılan faşist hikayelerini bir yana bırakarak, Türk milliyetçiliğini tanımak isteyen herekse fikrin mimarının yazmış olduğu bir eser. Belki de Alparslan TÜRKEŞ beyefendi sizin dinlediğiniz hikayelerden çok farklı bir ideolojinin rehberidir.
Mekanın cennet ruhun şad olsun Başbuğ'um...
Bir devletin yükselmesi, refah seviyeye gelmesi, insanlarının ise eğitimli-ahlaklı insanlar olabilmesi için gereken her şey; Başbuğ Alparslan TÜRKEŞ'in DOKUZ IŞIK Doktrini.
1.Milliyetçilik,
2. Ülkücülük,
3. Ahlâkçılık,
4. Toplumculuk,
5. İlimcilik,
6. Hürriyetçilik ve Şahsiyetçilik,
7. Köycülük,
8. Gelişmecilik ve Halkçılık,
9. Endüstricilik ve Teknikçilik
Vatan ve millet derdiyle yanan yüreklerin okuması gereken, Başbuğ'un konuşmalarının da yer aldığı eşsiz eserdir.
Zeki Hacıibrahimoğlu / Başbuğ Türkeş.
1948 yılında Rize Çayeli ilçesinde dünyaya gelen Zeki Hacı İbrahimoğlu, ilk ve orta öğretimini memleketinde, üniversite eğitimini İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinde yapmıştır. Öğrencilik yıllarında Ülkü ocaklarında, meslek hayatında da MHP, MÇP'de görev almış Aydınlar ocağında yöneticilik yapmıştır.
Kitap, 12 Eylül 1980 ihtilali sonrasında açılan, MHP ve Ülkücü Kuruluşlar davasında, avukat olarak da görev yapan yazarın, savcılık iddianamesi üzerinden Alparslan Türkeş'in yaptığı savunmayı anlatmaktadır. Savcı Nurettin Soyer tarafından hazırlanan iddianamenin, ne kadar tutarsız olduğu, hem mahkeme aşamasında, hem de sonrasında yapılan yayınlarla hep ortaya konula gelmiştir. İşkencelerde alınan ifadeler, ön yargıdan daha çok Nurettin Soyer'in şahsi kinini kaleme aldığı iddianame sonunda, zaten dava Beraat ile sonuçlanmıştır. Olan binlerce masuma olmuş, haksız yere işkenceye, zulme uğramışlar, uzun süre hapiste yatmışlardır. Yazar da, bu iddianameyi tarihin tozlu sayfalarında kalmaktansa, gün yüzüne çıkarabilmek için böyle bir eseri hazırlamıştır.
Editoryal yönden çok hataları bulunan eserde, Mustafa Cemil Kırımoğlu, Ebulfeyz Elçibey, Rauf Denktaş ve Türkiye'den önemli kişilerin görüşlerinin alınması kitaba ayrı bir değer katmıştır.
#Kitapşuuruinsanlıkşuurudur.
