118 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 12 hours
Tüm yaşantım boyunca inanç ve fikir hürriyetinin gözetilmesi ve buna saygı duyulması gerektiğine inandım. Fakat bir fikir veya bir inanç başka bir bireyi baskı, korku, şiddet vb durumlar göstererek psikolojik, sosyal, ekonomik veya kültürel yönden olumsuz etkiliyor, bireyi hak ettiği yerden daha geri plana düşürüyorsa da onun karşısında olmak
Şehvetiye Tarikatı
Şehvetiye Tarikatıİsmail Saymaz · İletişim Yayıncılık · 20192,721 okunma
Yeni Bir Matbaa ve Tipo Baskıya Geçiş: Emel Matbaacılık Güneş Matbaacılık'ta üç buçuk yıl süren dizgi baskı macerasından sonra 15 Mayıs 1972 tarihinde 145. sayı ile yeni bir döneme giriyorduk. Gazete yeni bir baskı tekniği deniyordu. Rotatif baskının bozukluğu çok şikâyetlere yol açmıştı. Zaten Güneş Matbaacılık da "taahhütlerimizi tam
Reklam
*Devlet gazetesi, Devletten Millete YAYIN DÖNEMLERİ: NİSAN 1969-AĞUSTOS 1971 (1-124 SAYILAR) Devlet gazetesinin yayın devrelerini incelediğimizde; çıkmaya başladığı Nisan 1969 ile Ağustos 1971 yılları arasını ayrı bir dönem olarak ele almamız gerekmektedir. Gazete, başlangıçta Ankara'da Atatürk Bulvarı üzerinde bir büroda çıkmaya
GAZETENİN BİR HAFTASI: KÜBİTEM için tutulan daire Devlet gazetesinin en lüks bürolarından birisi idi. Apartmanın girişi Bayındır sokaktandı ama salonu Meşrutiyet caddesine bakardı. Üç oda ve bir salondan oluşan büronun bir odası sırf Dündar Taşer'e tahsis edilmişti. Dündar Taşer misafirlerini burada karşılar görüşür, sohbetlerini burada
Yanık Yağ Sobası İle Isınma 1971 Ekim ayından 1972 Nisan başına kadar altı aylık bir dönemde Devlet gazetesi buranın bürosunda (!) zorluklarla yayın hayatını 15 günlük olarak sürdürdü. Bazı çok soğuk kış gecelerine rastlayan hazırlık günlerinde ise dergi hazırlama işi İbrahim Metin'in Billur sokaktaki evinde yapıldı. O yıllarda Balgat'a
Kapitalizmin yarattığı insan kişiliği
Ülkemiz milyonlarca açın yaşadığı, bunun karşısında bir avuç milyarderin de olduğu bir küçük burjuvalar ülkesidir. Hiçbir güvencesi olmayan, güçlünün ayakta kaldığı, halkın her zaman baskı, işkence zulüm altında yaşadığı bir ülkedir. Faşizm denilen yönetim biçimiyle yönetilir. Faşizm halkı korkutarak, boş umutlar yaratarak yönetir. Bu yüzden halk içinde küçük burjuva bireyciliği gelişme olanağı bulur. Çünkü kendini koruma duygusu, hayvani bir hayatta kalma güdüsü yaşama yön vermeye başlar. Küçük burjuvazi bu vahşi ormanın içinde tüm yırtıcılara karşı "benliğini" koruyup ayakta kalmalıdır. Bu yüzden kendini farklı göstermelidir, başarılı olmak zorundadır. Uyanık olmalıdır, "rakiplerinin" ayağına çelme takmalıdır, kimseyi umursamamalıdır. Ama her yerde kendi benini düşünmelidir. Kültürel çarpıklığın koşulları burada saklıdır. Kompleksler, özenilen yaşamlar, kıskançlıklar, yalancılık, duygu patlamaları vb. her türlü çarpıklık bu kaynaktan temelini alır. Yani bir kimse "kötü insan", "yalancı" olduğu için değil bu koşullarda yaşadığı, koşullar tarafından böyle şekillendirildiği için böyledir.
Reklam
1,000 öğeden 10k ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.