“Bu çağ, umumiyetle küçük solukların ve sabırsızlığın çağıdır. Koşmayı, yürümeye tercih eden genç, okuduğundan fazla yazmayı, düşündüğünden fazla hüküm vermeyi, aramaktan fazla bulmayı tercih eder.”
Devrimbazın inkılâptan ve medeniyetten hiçbir şey anlamadığı, 36 senedenberi bu mefhumları hiçbir derlitoplu eserle anlatmaya çalışmamasından bellidir.
<<Kitapsız medeniyet, kitapsız ilerleme, kitapsız kalkınma olmaz>> gibi sözler, söylenmesinden utanılacak kadar basit hakikatleri ifade eder. Kitapsız üniversite, kitapsız düşünce, kitapsız iddia... Hepsi aynı soydan yoksulluklardır.