119 syf.
10/10 puan verdi
Okuduğum güzel bir inceleme vasıtasıyla tanıştığım Thomas Bernhard, tam aradığım zamanda, tam aradığım tarzıyla karşıma çıktı. Kafamı karıştıran, beni anlamak için düşünmeye zorlayan, hatta bazı kısımlarını kendi içimde yorumlamış olsam bile anlamadan bıraktığım bir kitap oldu. Ruhumu yükselten, coşkun bir kavrayış gerektiren, beni yoran, zaman zaman da beynim yandı diye düşündüren yazarları okumayı seviyorum. ".. çünkü söylediğim şey, söylemiş olduğum şeyi, söylediğim anlamına gelmez ki.." Hadi buyurun bakalım! Sanat betimlemeleriyle dolu bir kitapta kendime en uzak hissettiğim müzik aleti olan piyanoyla bir nebze yakınlaştım :)) Ve çok iyi anladım, bir müzik dehasının seyirciler önünde çalmaktan ne şiddetle nefret ettiğini.. Anlaşılmamak, anlaşılmadığını ya da anlaşılmayacağını düşünmek ego değildir bazen. Acı bir gerçektir. "dedi, diye düşündüm.." kısmının başlarda basım hatası olduğunu zannetsem de sonra yazarın takıntılı dili, orijinal anlatımı olarak çok sevdim. Yazar, hayatın kendisine çok farklı bir pencereden bakıyor. Ben, binlerce pencere keşfettim diye düşünürken, nasıl oldu da O 'nun penceresini fark etmedim bile? ........ "Her şey, her zaman gridir.." Belki de siyah, belki de mavi.. Her şey her zaman aynıdır, yüzlerce farklı dil ve milyonlarca farklı kelimeyle anlatılsa bile. İnsanın sorası geliyor ;"Bay Bernhard! Bu karmaşık düşüncelerin arasında nasıl oldu da kaybolmadınız? Ya da insanlara, şehirlere beslediğiniz o nefrette nasıl boğulmadınız?" Eminim cevap olarak bir kitap daha yazardı.. Yoruldum ama doydum :))
Bitik Adam
Bitik AdamThomas Bernhard · Yapı Kredi Yayınları · 20201,485 okunma
912 syf.
5/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Roman görünümlü ansiklopedi... Bay Eco demiş ki, "Ben bu konuları biliyorum. Şimdi size de anlatacağım ki boşuna öğrenmiş olmayayım." Hacim açısından adaletli kıyaslama yapılacaksa karşısında Gülün Adı olmalı ama bu kıyas, kıyas kaldırmaz. Gülün Adı, tek mekanda geçen, ilgiyi sürekli ayakta tutan, takibi kolay bir roman. Bu da okuruna her an keyif veriyor. Foucault Sarkacı ise, her yerde geçen, çok fazla konuya değinen -sanki konu basitmiş gibi bir de gereksiz muhabbetlerin kafa ütülediği- karmaşık bir roman. Bu da okuruna her an azap veriyor. En azından ben resmen yıprandım. Başta polisiye kısmı hikayeyi omuzlamıştı ama ilerledikçe kafam karışmaya başladı. Ortaçağ Tarihini mi anlatıyor? Tam olarak değil. Gül-Haç kardeşliğini? Biraz. Siyaset? Bir tutam. Polisiye? Sadece görünüşte. Felsefe? Birçok şeyin felsefesinden azcık azcık. Eeeeh!! Roman mı okuyoruz ansiklopedi mi? Hah, işte o noktada yorumun başına dönüyoruz, roman görünümlü ansiklopedi bu. Her ne kadar kitabın son çeyreğinde hikaye ara ara daha ilgi çekici hale gelmeye başladıysa da, genel olarak sevdim mi? Açıkçası sevmedim. Daha az bilgiyle yoğrulmuş daha derli toplu bir hikaye okumayı tercih ederdim. =)
Foucault Sarkacı
Foucault SarkacıUmberto Eco · Can Yayınları · 20211,591 okunma
Reklam
·
Puan vermedi
104 TL Çöp Oldu...
İlk kitap incelememi bu kitapla yapmak hiç hoşuma gitmedi ama tutamadım kendimi bir an önce olanlardan bahsetmek istiyorum. Arkadaşlarımın fazlasıyla övdüğü bu kitabı parama kıyarak aldım, beni almaya ikna ettiği o alıntı şuydu; "Güzel ruhlar asla yalnız kalmaz... Güzel ruhlar her daim birbirini bulur." Bakmayın öyle, üstüne filmi bile
3391 Kilometre
3391 KilometreBeyza Alkoç · İndigo Kitap · 201817,7bin okunma
104 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
-Çevre ve aile baskısının dayattıklarıyla hayatı mahvolan bir genç daha- Evet, tam olarak baş karakterimizin bu hale gelmesinin sebebi budur eserde. Bu konuya daha sonra değineceğim. Gelelim incelememize. Robert Louis Stevenson’ı tanımaya başladığım ilk eseri diyebilirim. Çünkü en ünlü eseri olan Define Adası’nı -yıllar öncesinin verdiği
Dr. Jekyll ile Bay Hyde
Dr. Jekyll ile Bay HydeRobert Louis Stevenson · İş Bankası Kültür Yayınları · 201520,5bin okunma
140 syf.
·
Puan vermedi
DENİZ, DENİZ, DENİZ
Toplumlarda öne çıkmış bazı kişilikler ya da gruplar toplumla bağ kurmak için kendilerine göre bazı aletler seçerler. Müzisyenler alet olarak müziği, diktatörler zorbalığı, dinciler dini, siyasetçiler yalanı.... Edebiyatçılar da yazıyı seçer. Bana da en yakın gelen alet de edebiyatçıların aleti, ancak bunları okuyan, anlayan ve daha sonra da ona
Balıkçı ve Oğlu
Balıkçı ve OğluZülfü Livaneli · İnkılap Kitabevi · 202127,2bin okunma
164 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Tarihe Düşülen Notlar: Yalanlar, İftiralar, Sövgüler ve Cevaplar
“Herkes keyfine, fantezisine, kendi maksadına, menfaatine, aldatacağına, ve aldatıldığına göre yazar.” Dr. Rıza Nur, I. Baskı, Sayfa 523, Hayatım ve Hatıratım Bu hatıratta okuduklarımızın temel özeti işte Rıza Nur’un kendi ifadesinde bize sunulmuştur. Yani okuyacağımız hatırat için bize şunları demektedir; Bu hatırat, benim keyfime, benim
Dr. Rıza Nur Dosyası
Dr. Rıza Nur DosyasıTurgut Özakman · Bilgi Yayınevi · 2019123 okunma
Reklam
266 öğeden 51 ile 60 arasındakiler gösteriliyor.