GERCEK DİN KÖKTENGRİ SONRASINDAKİ ÜTOPİK VE SEMAVİ DİNLERİ ( 1 ) Bütün bu ikili tipolojik tasnifleri Türk din tarihine uyguladığımız zaman bu tasniflerin Türk din tarihinin iki dönemine uygun düştüğünü ve bu dönemleri karşıladığını görürüz. İşte bu tasniflerden hareketle biz, Türklerin dini tarihinin ilk dönemini “Geleneksel Türk Dini“, ikinci
Dağ Akay Kine dağlar hakkında şu bilgileri verir: " Dağlar kutsaldır; çünkü bu dağlar Bay Ülgen'im 9 oğlu, yani 9 kardeş inmiştir. Ve orası da Orta Dünya'da benim atalarımın doğduğu yer olan Altay olarak geçer. Biz Altay'da bu nedenle dağlara saygı duyarız. Benim kabilemin dağı Abakan Dağı'dır. Dağlar Gök'e daha yakın olma yeridir, bu nedenle hiçbir zaman dağ başına mezar yapılmaz, insan gömülmez. Ama son zamanlarda Hristiyan ve Müslümanlar tarafından dağların tepelerine de mezar yapıldığını görüyoruz. Oysa Tanrıcılar için dağlar, ayın yapılan kutsal mekânlardır. Kutsal dağların başına insan ayağının basmaması gerekir, çünkü bu davranış hakaret ve saygısızlık anlamı taşır. Dağlardaki kutsal ormanda avlanmak, kötü söz ve kötü davranışta bulunmak yasaktır. Bu kutsal dağların etrafının huzur yeri olması gerekiyor. Yani yaralanmış bir hayvan bile buraya sığınıp, burada huzur bulmalı ve neslini devam ettirebilmelidir. Bazı doğal alanlara girmenin yasak olması âdeti buradan başlamıştır. Şimdi hâlâ Altay'da böyle kutsal dağlar vardır ve biz bu kuralları uyuyoruz. Kutsal olan Altay Dağı'na çıkmıyoruz. Mantıklı olan zaten budur; kutsal olan dağa çıkılmaz."