"Aşk, bir bedende iki kişi."
“Ey aşk...! bir mucize gerçekleştir şimdi
Şapkandan bir kumru havalansın
Bana öyle büyük ki bu kalp,
Gelsin yüreğime yuvalansın”
Kitabı okurken sımsıcak bir yürek buldum. Yaşam kavgasının molalarında, sıcacık bir poğaça, buğusu üstünde demli bir çay, sevgi ve vefayla beslenmiş hoş bir muhabbet, zifiri
• Çocuğunuz;
– Varsın, bir çivi bile çakamasın… ama, dersleri iyi olsun.
– Varsın, omuzlarda cenaze taşıyanlara bön bön baksın… ama, matematiği düzgün olsun.
– Varsın, evin çalan telefonuna cevap veremesin… ama, notları yüksek olsun.
– Varsın, eve gelen misafirlerinizle üç kelime konuşamasın… ama, fen lisesine gitmiş olsun.
– Varsın, ağlayan bir
Sabahları benim kadar seven şair Şükrü Erbaş'ın, kapağı mint yeşili, içi derya deniz, kıymetli 4 kitabının derlendiği Bütün Şiirler-1 ile günlerimi insanlıkla doldurdum da geldim. İnsan olmayı hissettiren ve hissedenler var olsun.
Kitabın ilk sayfasına kime ait olduğunu bilmediğim bir sözü not düştüm: ''Merhamet acımak değil, acıtmamaktır.''
Dalkavuklar Gecesi - Z Vitamini'ni okursanız isabet olur.
Hüseyin Nihal Atsız edebiyat dünyasında haksızlığa uğramış bir şair ve yazardır. İkinci Süreya vakası
“…zira dünyadaki hangi iklim, adına insan fabrikası denen iklimden daha iç karartıcıdır?”
-
Jean-Jacques Rousseau
Savaş, insanlık tarihi boyunca varlığını sürdüren bir kavram. Dünyanın her yerinde bugüne dek sayısız savaş yaşandı ve sayısız insan hayatını kaybetti. İşkenceler, bombalı saldırılar, kılıçlı ve silahlı çatışmalar sonucu nice katliam ve soykırım
"Ben insanmışım...
Hakkımı Hakk'tan sipariş almışlar,
Düşünce yetime kelepçe takmaya musallat olmuşlar.
Yatıya kalmamış, dudakta okunan iyimser dualar.
Beynime kumanda takmış oynamaktalar, ama çakılmadım."
16.02.2020... Portekiz'in en popüler futbol takımlarından Porto FC'nin Malili oyuncusu deplasmanda takımına galibiyeti getiren golü
İnsan bazen yalnız hissediyor kendini. Onca seveni, önemseyeni, merak edeni varken üstelik. Bazen aldığımız her nefes bir oflamamıza kurban gider. İçimiz sıkılır. Çoğu zaman somut bir sebebi bile olmaz bunun. İşte şu an öyle bir yalnızlığın, öyle bir iç sıkıntısının içerisindeyim. Elimde, gözümle gördüğüm, elimle tuttuğum hiçbir sebebim yok. Belki kırgınım, belki yorgun... Haberim bile yok. Ruh halimi deriz, bunalım mı... Nasıl adlandırsak bilemeyiz. Bir anlık çöküntü, belki koca bir içe gömülme. Belki de; hiçbir şeyi anlamadan, farkına varmadan, sessiz sedasız bir yolculuk kendine.. Canımı yakan şeyler olduğunu biliyorum ama ne olduğunu bilmeden cayır cayır yanıyorum. Ne aptalca bir his bu. Belki yavaş yavaş yok oluyorum. Anlamlandıramıyorum, adlandıramıyorum. Şu anda yaşamış olduğum şeyi anlayamıyorum. Düşünmek istemiyorum. Kimseyle konuşmak istemiyorum. İçimden gülmek gelmiyor. Öylece bir kenarda kalakalıyorum. Sigara içemiyorum. Her şeyi içime atıyorum. Kendimi de oraya taşımayı seviyorum. Bana benden zarar gelir mi? Bilmiyorum. Belki de, kendime en büyük zararı ben veriyorum. Uyumak istiyorum, unutmak istiyorum. Yeniden başlamak istiyorum. Ve hepsi şu an oluyor. İçimi koca bir hüzün denizi kaplıyor yine. Ama ağlamıyorum. Sonra dönüp diyorum ki kendime;
"Ben hala neden yaşıyorum"...
A.U