Mark onun yanına, yatağa oturup gevşek elini tutarken, İnsanın kişiliği ne kadar kırılgan bir şey, diye düşündü. Tıpkı cam gibi kırılgan. Bir hastalık ya da bazen sadece bir anı, insanı benzersiz yapan şeyi parçalamaya ve geride boş bir beden kılıfı bırakmaya yetiyordu.