Okuyan Us

Okuyan Us
@begdenkitaplar
Aslına sadık, sanılandan muaf.
Sonra yavaş yavaş mantığım degisti. Hatta dünyaya bakışım, eşyayı görüşüm,, insanları anlayışım değişti. Bunlar bir günde olmadi.Hatta çok güçlükle ve zorlukla oldu ama adım adım oldu.. Hatta çok defa bana rağmen oldu. Fakat oldu... İnsanın kendinden yana umudu olunca her şey olur.
Reklam
"Sana bir sır vereceğim, tapınağında öğretilmeyen türde bir şey.Tanrılar bizi kıskanıyor.Tanrılar bizi ölümlü olduğumuz için kıskanıyorlar.Çünkü yaşadığımız her an sonuncusu olabilir.Ölümümüz kesin olduğu için her şey çok daha güzel." troy
Savaşta gençler ölür, ihtiyarlar konuşur. Troy

Reader Follow Recommendations

See All
Beni bir çukura ittiler, üzerime toprak attılar. Kürekle hala pat pat vuruyorlar toprağıma ama ben nefes alıyorum. Toprağın altında nefes alıyorum. Paçalarından asılıp hepsini buraya çekeceğim, sonra da üzerlerine beton dökeceğim...
Kendi kendisiyle konuşan deli değil akıllıdır. Başkalarına laf anlatmaya uğraşacağıma kendimle muhatap olurum.
Reklam
Bir montla üç kış geçirilebilir, ayakkabınin kirmizı rengi olmasa da olur, ikeadan alınmamış bir kitaplik da iş görür, yemek masasinda ders çalışılabilir, vayt çaklit moka yerine sütlü kahve de içilir. Eksiğimiz ihtiyaç mı yoksa herkes gibi olmak m1? Bunu bir düşünelim.
Önce insan olacaksın, sonra Müslüman ya da Hristiyan ya da Yahudi... Tüm bu dinler, insana insanlığı öğretebilmek için sunulmuşlardır. Sen insan olmayı başarabilmek için doğduğunu anlamadıysan, hangi dine inandığının hiçbir anlamı yok. Çünkü din gidilen bir yoldur, varılan yer değil.
"sonra yavaş yavaş mantığım değişti. hatta dünyaya bakışım, eşyayı görüşüm, insanları anlayışım değişti. fakat bunlar bir günde olmadı. hatta çok güçlükle ve adım adım oldu. hatta çok defa bana rağmen oldu. fakat oldu."
Siz hiç düşmemeyi ve heybetli bir duruşu güçlü olmak zannediyorsunuz. Üzerinde bir çizik dahi olmayan kusursuz vücutlar, bir kırışıklığı dahi olmayan yüzler sizin için daha heybetli ve güzel. Biz düşmeyi değil, her seferinde yerden yeniden ayağa kalkmanın güzelliğini anlatıyoruz.
Kendimi yaşıyor gibi değil sıkışmış gibi hissediyorum. Bu evde, bu yolda, bu hayatta.. Sebep olmadığım, elimde olmayan, iradem dışındaki şeylerin bedeli yıllardır ödemekle bitmedi. Bazı şeylerin insanı mezara kadar takip ettiği doğruymuş gerçekten.
Reklam
Uzun zamandır bana hak etmediğim davranışları sergileyen herkesi bir bir çıkarıyorum hayatımdan ve bunda en ufak bir pişmanlık hissetmiyorum. Kıymetli değilsem, kıymetiniz de yok gözümde. Neyi ne kadar alıyorsam o kadar veriyorum. Bir adım geliyorsanız bir adım gelirim,dağ aşmam.
"Birlikte dağılmaktan korkmayacağın insanlar olsun hayatında. Eksiklerini ya da hatalarını yüzüne vurmak yerine seninle tamamlansın. Düştüğün zaman seni kaldırsın, içini sana dökmekten korkmasın. Biri olsun hayatında, varlığı sana bir ömür yetsin."
Sadri Alışık
Burası umutsuzluk çarşısı Ama her dudakta her sabah binbir umut türküsü Bu yokuşun ölüleri ağlamaz Ayak sesleri derindedir duyulmaz Güneşler, günler unutmak kadar uzaklarda Saklanır, görülmez Bu koskoca gürültü yaşamak mı? Beklemek mi ölümü yeniden bilinmez. Sevgilerimle karışık
Hüngür hüngür ağlayarak kurduğu cümlenin, kimsenin gönlüne değmemiş olmasının ne demek olduğunu bilenlere... Gırtlağındaki söylenmemiş o cümlelerle eve dönenlere... Evin içinde evsiz hissedenlere.. Balkonda, ben halledemedim sigarası içenlere ve sana...
"600 sayfalık bir romanı kimse okumuyor, 3.5 saatlik bir filmi sabredip izleyen kişi sayısı çok az ve bu tüketim çağında kimse kimseye yıllarca sadık kalamıyor. Sadakat; sürekli her yerde dolaşan ancak gerçeği zerre yansıtmayan pis bir dedikodu gibi dillerde."
Bi dil öğren, bir kitap oku, bir şiir ezberle, bir konu araştır, bir güzel yer gez, bir iyi insanla tanış, bir iyilik düşün, bir hayata dokun, bir yazı yaz, bir hayal kur veya anlamlı başka bir çaba koy ortaya. Yaşama, küçük de olsa, bir mum yakmadığın her gün karanlıktasın.
Reklam
Değersizleşen sadece para birimimiz değil; tek tek her birimizin yaşamları, hayallerimiz, aldığımız eğitimler, öğrendiklerimiz, zamanımız, ikili ilişkilerimizdeki huzurumuz, umutlarımız, emeklerimiz, çabalarımız. Değersizleşen biziz, tek tek bunu okuyan her birimiz...
Bunca pisliğin, yalanın, nankörlüğün döndüğü bir zamanda, daha iyi biri olmaya, kendime yakışanı yapmaya çalışıyorum hep. Sonuç hayal kırıklığı olsa bile, ben elimden geleni yaptım diyebilmenin iç rahatlığıyla, başım dik kalkıyorum hepsinin altından. Bu bana yeter.
birileri, birilerinin omzuna basarak, birilerinin desteğiyle, itmesiyle yukarı çıkarken; birileri de onu aşağı çeken bin tane etkene direnerek, kan revan varıyor bulunduğu mesafeye. ama uzaktan bakanlar ikisini de aynı yerde görüyorlar. hayat garip..
konumlandığımız yerlere bakıp şu soruları sormalıyız kendimize ara sıra: ben burada olmak istiyor muyum? buraya kendi adımlarımla mı geldim? ve burada olmam kimin işine yarıyor? eğer tüm cevapların muhatabı sizseniz, sonraki adımda özgürlükten ve hür iradeden bahsedebilirsiniz.
Bir kitapta okumuştum;
Bir iş yaparken hep aklıma gelir: "bir kilimi üzerinde sevgiliniz gezinecekmiş, bir kaşkolu çocuğunuz boynuna dolayacakmış gibi dokur, bir binayı içinde anneniz oturacakmış gibi yaparsanız; ne o kilim eskir, ne o kaşkol solar, ne o bina yıkılır.
Kendini mesleği üzerinden inşa etmiş, yaptığı meslek biricik kimliği olan, mesleği nedeniyle kendisine ekstra saygı bekleyen, o mesleği elinden alınsa yoksunluk hezeyanı içerisinde hiçleşecek tiplerden hoşlanmıyorum. Maalesef Türkiye bunların cirit attığı bir ülke..
Reklam
Hastane koridorlarında ideolojiler, arzular, gayeler, hırslar yok. Dolar çıkar mı, düşer mi yok. Bizim arsaya iskân çıkar mı, kira yattı mı yok. Vay şu bana bunu dedi, vay o kim oluyor yok. İnsanoğlunun en çaresiz ani, en yalın hâli.
'Hayatta kalmak' ile 'yaşamak' arasındaki farkı bilmeyen, hayatta kaldığı için şükretmeye alışmış bir topluma 'yaşamak' diye muhteşem bir kavram olduğunu ve hayatta kalmanın ötesinde yaşamayı talep etmesi gerektiğini, bunun en temel hakkı olduğunu anlatmaya çalışıyoruz.
Dünyevi olan hiçbir şey sonsuz değildir. Var olan her şeyin kaderidir yok olmak. Eğer inandıklarınız tutarlıysa, ona sımsıkı tutunun. Hangi şart ve koşulda olursa olsun; hayattaki duruşunuz, bir madalya gibi göğsünüzde dursun. Bırakın yok olacaksa da; sizinle birlikte yok olsun..
Bu günlerin geçtiğini görmek için yaşa. Çünkü bu günler geçecek. Daha öncekiler gibi, daha zorları daha büyükleri gibi geçecek. Bu günler sahiden geçecek. Geçtiğinde, beni değil bunu hatırla.