Tırt.
Merak edip başkaca alıntılarını ve hatta tam haliyle kimi şiirlerini de okudum. Nesir. Şiir değil. Mecazlamayı hafif kavramış orta okul öğrencisi de yazar.
Ha sen de yazarsın, biraz tarihsel acı, biraz devrim, biraz da isyan kondurursun. Batı'nın refah ülkelerinden birine gider, burada bıraktıklarına direnmelerini salık verirsin. Basacak yayınevi de bulursun çok uğraşmadan. Basılır. Avrupa ülkelerinde sana ayrılan kontenjandan yararlanır insan hakları sözcüsü, aktivist, kadın hakları savuncusu v.b bir makama oturursun. Burada kalanlara ''bunların Eyfel kulesi iyi güzel de, bizim bilmemne kalesi gibi olamaz'' derken, oradakilere ''bizimkiler iyi kalpli saf insanlar da sizin gibi medeni değiller'' filan dersin. Yazdıklarını okuyup beğenen de olur. ''Kalemine sağlık, ne güzel yazmışsın'' diyen de çıkar. Kendine şair der, kartvizitine şair de yazdırırsın.
Şuh bakışlı, ağzı sigaralı, acem makyajlı stok kadın fotoğrafları bulur altlarına ürün yerleştirir gibi mısralarını yerleştirirsin, hangi sanal ağı kullanıyorsan orada paylaşır, edebiyat diye sunarsın.
Cavcaklı gözlerle bakar gibi baktığın siyah beyaz fotoğraflarına bakar sonra birileri; şair bozuntusu götleğin teki olsa gerek der bakıyorken benim gibi. Dünya dönmeye devam eder. Sen de dönüyorsundur, bakarken miden bulanır.