her acının kaydının tutulduğu o yükseklikte
kadınların taşıdığıdır hüzün,
bir şey söylemek için tarihe,
o dik duruş
bilinmeyeni söyler ölümlülere.
olmayan tanrıların tapınaklarını
gölgelerle dolu.
olmayan tanrıların bakışlarını.
bense kendi hücresinde oyalanan
ve karanlığa inancını tazeleyen
gururlu bir mahkum gibi adımlıyorum yeryüzünü.
adımlarım dönüp dönüp aynı şeyi söylüyor bana;
tüm eski sözlerin, eski inançların,
pişmanlıkların yeniden hatırlanacağı bu eşik..
Şimdi elimi kaldıracak gücüm yokken
Uyurum geçer dediğim zaman geride kaldı.
Hiçbir şey geçirmez.
Yorganı başıma çekip ağlamak
Birlikte ağlamak değildi
Yalnızım işte.