Yahut sevgilin seni sevmiyordu... O zaman ne yaptın? Geceleri ağladın mı?.. Ona sararmış yüzünü göstermek için geçeceği yolda bekledin, ona uzun ve acındırıcı mektuplar yazdın değil mi?..
Sayfa 4
Peki ne zaman yaşamaya çalıştın, neyi bekledin?
Sayfa 235
Reklam
“+Hiç kimseyi bu kadar beklemedim ben. Sen bekledin mi Olric? -Bekledim efendimiz. +Geldi mi peki beklediğin Olric? -Beklenenler hiç gelmez efendimiz..”
"Duraklarda hep kendini bekledin, herkesin indiği otobüslere bindin usulca."
Kimi sevdin, kiminle buluşmanı titreyerek bekledin, kim seni sevmekten vazgeçti, nasıl acı çektin ve sevdası anlaşılmayan birisi olarak nasıl da ölmek, böylece onun senin ölüm türkünü duymasını istedin…
Sayfa 97 - KTB yayıncılıkKitabı okudu
Ayrılığı bile bir ayrıcalık diye sundum da, sen kapıların hep aynı saatlerde açılıp kapanmasını bekledin.
Reklam
... Sonra birden "Hey kalkın baylar, yattığınız yerden! Ah, faydasız! O zaman güneşe kızmalı, seni lanet güneş! Neden daha önce yapdırmadın şu yağmuru? Ey, seni kokuşmuş pis ağaç! Neden bu günü, bu saati bekledin meyve vermek için? Hey, siz akbabalar! Yemeyin artık o cesetleri, belki birazdan canlanacaklar. " Gözlerinden süzülen yaşlara engel olamıyor, çıldırmış gibi bağırıyordu. Bir yandan da ellerinden toprağa süzülen kanı izliyordu... " Gördün mü, ne güneş takıyor beni ne de ağaç! Onlar takmadığı gibi cesetlerde doğrulmuyor yattıkları yerden..." artık yere kapanmış, dizini kanatan küçük bir çocuk gibi hüngür hüngür ağlıyordu. (merhametin doğurduğu cinayetler bölümünden)
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.