Bilinç akışı olduğu içi doğal olarak anlaşılması çok zor bir roman. Ama o kadar sürükleyici ki, 50 sayfa okuduğumu bile anlamıyordum. Bir roman hem bu teknikle yazılıp, hem nasıl sürükleyici olabilir diyorsunuz. Kitabın olay örgüsünü anlamayı beklemeyin ama konu bariz belli kitabın arkasında yazdığı gibi. Peter Walsh yani ilk aşkı beklenmedik bir şekilde çıkıp gelir. Ve ikisi arasında geçecek olayların ve o olaylara bağlı zincirleme bir sürü olay. Araya girerek (Yazar bu romanda intihar edeceğini sayfa 198'de ciddi ipuçlarını veriyor bence) Emily Brönte'den bahsetmesi'de çok hoştu. Kitapta o kadar çok karakter var ki, bir an karakter denizinde yüzüyorum zannettim. Gerçekten o kadar karakteri tahlil etmek çok zor. Kim kimdi ne yapar ne eder bunları anlamak imkansız diyebilirim. Başta dediğim gibi bir çırpıda okunabilecek bir roman değil Mrs. Dalloway. Ama atmosferi şahane. Kelimelerin hepsi belkide yıllarca düşünülüp yazılmış. İkili ilişkileri ne kadar güzel anlatmış Mrs. Woolf. Sadece bunları okumak bile size yetebilir kanısındayım. Sonuç olarak anlaşılması zor ama harika bir roman okudum. 1001 kitap içinde olması da sizi heyecanlandırır düşüncesindeyim. İyi okumalar. !
Dikkat spoiler içerir.
Yazardan yine rahatsız edici ve güzel bir roman daha. Azil romanında karşılaşacağımız Asil, jandarma olarak askerliğini yapmaktadır ve kafayı yemek üzeredir. Cumhuriyet dönemi vekillerinden Ziya Hurşit ona görünmekte ve sürekli tavsiyelerde bulunmaktadır. Bir kaç talihsiz olay sonucu Ekber astsubayın askerlerinden olur. Hayat artık daha zordur. Bir yandan Asil'in bir yandan da Ziya Hurşit'in maceraları, özellikle Atatürk suikastı girişimi anlatılır. Ancak final yine çok çarpıcı olacak ve beklenmedik olaylar yaşanacaktır. Keyifle okunan bir roman.
Hoş birr Stephen King kitabıydı. Yalnız tabiki adından da anlaşılacağı üzere insanın beklentileri çok yüksek oluyor daha aksiyonlu ve mahşer gibi bir mahşer bekliyorsun ama beklentilerimi tam olarak karşılayamadı. Yine de kurgusu ve karakterler son derece orjinaldi. Tanrısal ögelere ve iyilik ile kötülüğün savaşı iyiylik ile kötülüğün etrafında toplanan insanlar ve bunların savaşalrı ve çekişmeleri kimi masum kimi kişisel hırs ve çıkarlarla dolu insanların etrafında çok güüzel bir olay örgüsüyle işlenmiş. Üstelik kitaptaki sevilen bazı karakterlerin başına gelen ağır şeyler ölümler hastalıklar ve hiç beklenmedik insanların kahraman oluşları romanı ayrı bir boyuta taşımakta. Sonlara doğruysa heeycan ve merak cidden had safhaya çıkmaktaysa da kitabın sonu çözülmemiş bir takım gizemlerle ucu açık bırakılmış gibi olduğu için yeterli gelmedi. Stephen King'in diğer kitaplaarından kurgu yönünde biraz daha ön planlara çıksa bile macera ve gizem yönünden biraz daha geri planda kaldığını söyleyebiliriz. Yinede okunmasını tavsiye edebileceğim türden bir kitaptı. Detaylı Yorumlar için yorumatolyesi.blogspot.com.tr
Beklenmedik Olay
Thomas olayların aniden beklenmedik şekilde değişmesine inanamıyordu. Gözleri kocaman açılmış halde Newt'e baktı, bu yaptığına memnun olmuştu ve Fırlatıcı'yı kendisine ya da Minho'ya nişan almadığı için mutluydu.
Sayfa 227 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
Kitap güzeldi diyebilirim. Baş karakterimiz kimliksiz bir çocuk, yaşadığını kanıtlayan resmi bir evrak yok bu nedenle toplumdan izole bir hayat sürüyor ve ciddi davranış sorunları mevcut. Küçük yaşta yaşadığı travmatik bir olay var ve bu olayın Frank'in üzerinde bıraktığı izlere ve ağır sonuçlara şahitlik edeceksiniz. Bu kitap sırf sonu için okunur. Beklenmedik bir son ve yazarın notuyla daha da bir anlamlı.
Sonunda birkaç göz yaşı döktüğümü itiraf etmeliyim; çünkü sonu çok kötüydü! Hem üzgünüm hem de öfke doluyum! Bu kitap çok iyidi. Kendimi onlarla gibi hissettim. Yazar, kendini iyice geliştirmişti, artık rahatsızlık hissetmeden okuyorum. Fazla olaylı bir kitaptı gerçekten! Fantastik ögelerin yanında aşka da doyum olmuyor. Kitabım konusu: Deamon ve Katy'nin mükemmel aşkları, Dee ve Katy'nin dostlukları konusunda tökezlemeleri ama yine de eskiye dair adımlar... Ve bir sürü olay silsilesi... Beklenmedik ölümler ardından hissedilen yıkımlar. Düşman, bazen hiç beklemediğiniz kişiyken, bazen de tam olarak beklenilen... İyi insan olmanın bazen tam olarak bir zayıflık olduğu bu kitapta bariz hissettiriliyor. Hiç bile bile kötü bir şeylerin üzerine gitmek zorunda kaldınız mı? Çaresizliği en derinden hissettiren ve beni oldukça delirten bir kitaptı. İntikam hiç bu kadar gerekli olmamıştı!
