Gelelim “hudûs”a… Kelâmcılar demiş ki: “Âlem, değişkendir. Her değişen şey hâdistir, yani sonradan vücuda gelmiştir. Sonradan var olan her şeyi de bir var eden vardır. Öyleyse bu kâinatın ezelî bir yaratıcısı var.”
Biz de deriz ki: Evet kâinat sonradan var olmuştur, çünkü görüyoruz: Her asırda, her senede, hatta her mevsimde bir kâinat, bir âlem gider, bir başkası gelir. Demek bir Kadîr-i Zülcelâl var ki, bu kâinatı yoktan var ederek her sene, her mevsim, belki her gün birini yaratır, şuur sahiplerine gösterir ve sonra onu alıp başkasını getirir. O âlemleri birbiri ardınca takıp zincirleme bir surette zamanın şeridine dizer.