■İster derinliğine doğru insan, ister bu insanla beraber sığlığına doğru cemiyet dâvasında, gâyeli ve gâyesiz, fakat kelime ve hareketlerin mimarı her sanatkâra imparatorluk tacı tiyatrodadır. Hele yeni insanla beraber cemiyet yuğurucusu, fikirci ve aksiyoncu sanatkâr, o pinardan başka hiçbir kaynakta susuzluğunu gideremez. (Tez)in lâf olmaktan çıkıp büyü olduğu yer, işte o esrarlı dört köşe...
■Öyleyse, mutlak iman hâlinde (tez)lerin (tez)ine sahip olan biz, tiyatrodan üstün ve dokunaklı âlet kabul edebilir miyiz? Edemeyiz ama, işte –hamdolsun– o mutlak iman yüzünden bugünkü Türk(!) Tiyatrosu bize kapılarını kapamış bulunuyor; biz de ona, yerle göğü birbirine katacak olan tiyatromuzla karşılık veremiyoruz. Dedik ya, istikbâli ve bu arada istikbâlin aktörünü bekliyoruz.
■Bugün dünyanın her yerinde hafakanlı bir buhran yaşayan tiyatro, birgün bizim tiyatromuz kurulursa, belki mide gurultusu seslerinden ve o güzelim mikâb içinde, camlarda uçuşan sineklerin başıboş kıvrımları kadar serseri gidip gelişlerinden kurtulur, mânaya ve aksiyona kavuşur.
Necip Fazıl KISAKÜREK
Sayfa 6 - BÜYÜK DOĞU YAYINLARI / TİYATROKitabı okudu
Dikkat Spoiler !!!
Yaşar Kemal'in her eseri gibi "Yılanı Öldürseler" de müthiş. Bunun yanında Abidin Dino'ya ait çizimler de müthiş. Ülkemizin iki büyük yazarı ve ressamı aynı eserde buluşmuşlar, ne kadar güzel olmuş. Hem gözümüze, hem ruhumuza, vicdanımıza, aklımıza, hayalimize hitap etmişler.
Güzeller güzeli Esme, Abbas'a aşıktır,
Siz yılan nasıl ölür bilir misiniz? Betimlemeye geel!
“Siz,” dedi, “adınız ne?”
“Murtaza Ağa.”
“Siz açık sözlü mert bir adamsınız.”
“Mert…” dedi Murtaza.
“Bu İnce Memed’i yakalamanın çaresini söyleyin bana.”
“Vali Bey, bu itoğlu yakalansa da yakalanmasa da olan oldu zaten. Kurdun ağzına kan değdi. Hem de eşeğin aklına karpuz kabuğu düştü. Bundan sonra bizi de hükümütemizi de iflah etmez bu köylüler,”
Dudaklarımı kanatırcasına ısırıyorum günlerdir
her sözcük dilimin ucunda küfre dönüyor çünkü
Bir gök gürlese bari diyorum bir sağnak patlasa
bitse bu sessizlik, bu kirli yapışkanlık bitse
ama bir tufan az mı gelir yoksa yine de
yırtılan ve parçalanan birşeyler olmalı mutlaka
hiç durmadan yırtılan ve parçalanan bir şeyler
Oysa ne kadar sakin bu