_UYUYORSUN! Rüyadasın. Gece gündüz demeden rüya görüyorsun. Bazen açık bazen de kapalı gözlerle. Hakikat değilsin. Rüya gören bir zihin, hakikati göremez ve hakikati de bir hayale dönüştürür. Gerçekle yüzleşirsen gerçek, hakikate dönüşür; kaçarsan yalanlar içerisinde yaşarsın. Uyan! Uyanık ol. Uyanık olmak hedeftir. Sessizlik içinde düşünerek
DOSTOYEVSKİ’Yİ ÜNE ERDİREN OLAYI BİLİR MİSİNİZ? ÖZLÜ BİR OLAYDIR…
Sevgili Bayan Milena, İstemeden mektubumdan sezinlemeyesiniz diye şunu söyleyivermek istiyorum: Aşağı yukarı on beş gündür giderek artan bir uykusuzluk çekiyorum; kaygılandığım yok pek, gelip geçici durumlar bunlar, belirli nedenleri de var (gülünç ama, Baedeker’e göre buranın havası da yaparmış!), istemediğiniz kadar hem, elle tutulur çeşitten
Reklam
_Adem, Havva'yı seçti çünkü başka seçeneği yoktu. _Nefret, başarısızlığa uğramış sevgidir. _Nesnel olana karşı olan her tavır özneldir ve ironiktir. _Mükemmel aşk, insanın kendisini mutsuz edecek kişiyi sevmesidir. İki kişi birbirleri için yaratıldıklarını düşünmeye başladıkları anda ayrılma vakti gelmiştir çünkü devam ederlerse her şeyi
_Rüyamda bir kelebek olduğumu mu gördüm, yoksa şu an insan olduğumu düşleyen bir kelebek miyim, bilmiyorum. Chuang Tzu _Mükemmel bir insanın zihni ayna gibidir. Hiçbir şeyi kavramaz ve hiçbir şeyi ummaz. Böylece mükemmel insan hayatın içinde hiçbir çaba harcamadan hareket eder. ****** _Kalpteki incelik sevgi yaratır; sözlerdeki incelik güven
“Yüreğin derinlere çökmüyor mu sahi, parmak uçlarının sızlayan yaralarına dokunmaya mecal bulamadığı anlarda? Herkese sarılıp, kendine gelince sadece gözlerini kapattığın zamanlardan bahsediyorum mesela. Şimdi ne kolay bir başka yüzü anlatmak bu satırlarda; ya biri dönüp bana, beni sorsa? Nefesi yok saatlerin. Susmaların soluğunu kesiyor her
Zaten, zengin insanların eğitimlerinin gitgide daha incelikli hâle gelmesi ve onlar ile fakirlerin kaba zorbalığı arasındaki uçurumun daha da açılması yüzünden ortaya çıkan kendilerine has eğilimleri, onların hatırı sayılır derecedeki toprağı kendi çıkarları doğrultusunda parsellemeye itiyor. Örneğin, Londra daki güzel arazilerin belki yarısı davetsiz misafirlere kapanmış durumda. Bu, yüksek eğitim sürecinin uzunluğu, masrafı ve zenginlerin incelikli zevklerine göre artan olanaklar yüzünden iyice genişleyen uçurum, iki sınıf arasındaki değiş tokuşun ve türümüzün sosyal tabakalara göre bölünmesini geciktiren sınıflar arası evliliklerin sıklığını azaltacak. Böylece sonunda, toprağın üstünde zevk, konfor, güzellik peşinde koşan varlıklılar ve altındaysa işlerinin getirdiği koşullara sürekli uyum sağlamak zorundaki işçiler, yani yoksullar kalacak. Bir kez aşağı indiler mi kuşkusuz mağaralarının havalandırması için azımsanmayacak miktarda bir kira ödemeleri gerekecek ve eğer reddederlerse açlıktan ölecek ya da borç batağında boğulacaklar. Sefil ve isyankâr bir tarafa sahip kişiler ölecek, nihayet o sabit denge sağlanınca hayatta kalanlar yer altı dünyasının koşullarına ve Üst Dünyalılar da kendilerininkine uyum sağlayarak mutluluk içinde yaşayacaklar. Bunu düşününce zarif güzellik ve arkasından gelen solgun benizlilik, bütün bunların doğal bir sonucuymuş gibi geldi bana.
Reklam
14 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.