Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bencillik..
Bu duyguya karşı koyan kuvvetler tabii ki vardır. Semavi olsun, hakiki ahlaki güdülerimiz olsun, bu kötücül duyguya karşı koyan bir şeyler muhakkak vardır. Çünkü, eğer ki bu sayısızca insanı eline almış kö­tücül duyguya bir şeyler karşı koymasaydı, bellum omnium contra omnes (Herkesle herkesin savaşı; Hobbes, Leviathan, l, 12) meyda­na gelirdi ki; bu durum insanlık için bir felaket olurdu..
Sayfa 60 - Dergah/ pdfKitabı okudu
"bellum omnium contra omnes." herkesin herkesle savaş hâli!
Sayfa 362Kitabı okudu
Reklam
Bellum omnium contra omnes: Herkesin herkese karşı savaşı...
H a s t a l ı k h a s t a s ı i ç i n a v u n t u . –Büyük bir düşünür zaman zaman hastalık hastalığının eziyetlerinden muzdaripse, avunma amacıyla şöyle diyebilir kendine: “bu asalağı besleyip büyüten, senin büyük enerjindir; daha küçük olsaydı, daha az acı çekecektin.” Bir devlet adamı da böyle konuşmalıdır, kıskançlık ve intikam duygusu, genel olarak da bir ulusun temsilcisi olduğu için, mecburen güçlü bir yatkınlığı olması gereken bellum omnium contra omnes [ herkesin herkesle savaşı ] ruh hali, zaman zaman kişisel ilişkilerine de sızıp, yaşamını zorlaştırdığında.
Bellum omnium contra omnes
Herkesin herkesle savaş hali! Bu bir olasılıktı ve olabileceklerin en kötüsüydü! Dolayısıyla gerçek korku kaynağımız buydu! Öyle ki, canımızı silahlarla, ırzımızı kumaşlarla ve malımızı duvarlarla korumanın yollarını arıyorduk... Hatta mümkünse kimseye görünüp yakalanmadan doğup, yaşayıp ölmek istiyorduk. Çünkü herkesin herkesle savaş halinde olması, kimsenin güvende kalamayacağı bir kıyametti ve bunu biliyorduk..
Sayfa 338 - Doğan KitapKitabı okudu
Profilde yazdığı gibi: Bellum omnium contra omnes.
İnsanın tabiî hali insanlarla yaşamak. Ama her insan için, başka bir insan rakiptir, rakip yani düşman. Herkes amacına varmaktan aynı derecede ümitlidir; başkasını yok etmeğe veya boyunduruk altına almağa çalışır. Sonu gelmeyen bir savaş: kişinin kişi ile, herkesin herkesle savaşı. ~ S. 200-201 ~
Sayfa 201 - İletişim Yayınları – 20. Basım ~ 2013, İSTANBULKitabı okudu
Reklam
Hobbes'a göre bu savaş " herkesin herkesle , herkesin herkese karşı savaşı" dır.(bellum omnium contra omnes) . Bu durumda " insan insanın kurdudur" ( homo homini lupus ).
Bir ağaç dalından yediği darbeyle başlayan çevre korkusu, insan varlığının omurgasını oluşturdu. Eğer o primat yaşamını diğer hayvanlar gibi dört ayağının üzerinde sürdürebilseydi tabii ki her şey farklı olacaktı. Ancak bir noktadan diğerine, sürekli dört ayak üzerinde ilerlemek de, yolda tecavüze uğrama ihtimalini artırdığından, doğrulmaya mecburdu. Yine de bunu yapmadan önce yukarı baksa iyi olurdu. Neyse, sonuçta hepimiz o atamız yüzünden geri zekâlı ve korkak doğuyorduk. Dolayısıyla hiçbir şey bizim suçumuz değildi. Hatta bir bakıma, hayli ilerleme kaydetmiş bile sayılabilirdik. Ne de olsa, kimliğimizin vazgeçilmez bir parçası olan o ortak korkumuzu sonunda tanımlayabilmiştik. Aslında bu korku, deneyimlerimizden yola çıkarak yazdığımız bir felaket senaryosundan başka bir şey değildi. Bir ada ihtiyacı vardı ve inanılabilirliği açısından Latince olması şarttı: Bellum omnium contra omnes. Herkesin herkesle savaş hali! Bu bir olasılıktı ve olabileceklerin en kötüsüydü! Dolayısıyla gerçek korku kaynağımız buydu! Öyle ki, canımızı silahlarla, ırzımızı kumaşlarla ve malımızı duvarlarla korumanın yollarını arıyorduk… Hatta mümkünse kimseye görünüp yakalanmadan doğup, yaşayıp ölmek istiyorduk. Çünkü herkesin herkesle savaş halinde olması, kimsenin güvende kalamayacağı bir kıyametti ve bunu biliyorduk.
Sayfa 338Kitabı okudu
Aslında bu korku, deneyimlerimizden yola çıkarak yazdığımız bir felaket senaryosundan başka bir şey değildi. Bir ada ihtiyacı vardı ve inanılabilirliği açısından Latince olması şarttı: Bellum omnium contra omnes. Herkesin herkesle savaş hali! Bu bir olasılıktı ve olabileceklerin en kötüsüydü! Dolayısıyla gerçek korku kaynağımız buydu! Öyle ki, canımızı silahlarla, ırzımızı kumaşlarla ve malımızı duvarlarla korumanın yollarını arıyorduk.. Hatta mümkünse kimseye göeünüp yakalanmadan doğup, yaşayıp ölmek istiyorduk. Çünkü herkesin herkesle savaş halinde olması, kimsenin güvende kalamayacağı bir kıyametti ve bunu biliyorduk.
Sayfa 362
88 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.