“Ben garip bir kadınım… benimle ahbaplık etmek isterseniz birçok şeylere tahammüle mecbur kalacaksınız… Çok manasız kaprislerim, birbirine uymaz saatlerim vardır… Hülasa arkadaş olduğum kimseler için pek müziç ve anlaşılmaz bir mahlukum…”
"Kurt, her zaman için bizim erkek ajanlardan daha iyi olacağımızı ve olduğumuzu söylerdi. Kadınların bazı özelliklerinin yoğun stres ortamlarında daha iyi sonuçlar verdiğini keşfetmişlerdi ve bu nedenle herkesten gizledikleri, hatta kendi aralarındaki üst makamlardan bile gizledikleri bu kampı oluşturdular."
"Deniz, bunları anlatmak zorunda değilsin. Tamam, ilk başta seni görünce şaşırdım ama şimdi bu fikre alışıyorum. Hatta neden biz bilmiyorduk ve neden karma bir kamp olmadı diye de merak ediyorum doğrusu!"
"Mert, çok komiksin. Emin ol, kamptaki kızları görsen şimdi düşündüklerini düşünmezdin."
"Şimdi ne düşündüğümü ne biliyorsun?"
"Ben ajan olduğum kadar bir kadınım ve bana bakışlarından aklından geçenleri okumak hiç de zor değil."
"Ben garip bir kadınım... Benimle ahbaplık etmek isterseniz birçok şeylere tahammüle mecbur kalacaksınız... Çok manasız kaprislerim, birbirine uymaz saatlerim vardır... Hülasa arkadaş olduğum kimseler için pek müziç ve anlaşılmaz bir mahlukum..."
..
Savrulur şu tozlu saçlarımda rüzgar
Çıldırtan bir hışımla
Saklanmış bir sır gibi, şiirleri ateş hattında
Dayanmaz dayanmaz bu baskıya yürürüm
Sabrımın bir anında
Elimin hamuruyla çeker giderim
Canım burnumda
Ben bir kadınım ben bir insan
..
Mecnun: Seviyorum seni be.Köpek gibi seviyorum. Seni ilk gördüğüm andan itibaren seviyorum ben seni Leyla. Ya ilk gördüğüm andan itibaren beynimden vurulmuşa döndüm be. Ayakta duramadım senin karşında Leyla. Yani gözlerinin içine bakıp tek bir kelime etmek için kainatı yakarım be.
Leyla: Mecnun
Mecnun: Mecnun falan yok. Dinle bitmedi, bitmedi! Seninle karşı karşıya gelip, sana "Seni seviyorum" diyebilmek için her şeyi yaparım. Sırf bunun içindi ya, sadece şu an için!..
Leyla: Yeter be. Ne bağırıp duruyorsun? Sen erkeksin tabi öyle yolun ortasında dur haykır duygularını, ben de kadınım diye durup dinliyim di mi? Çok romantik! Hayır ya. Ben de seni seviyorum ulan!
"Ben böyleyim işte! Ben garip bir kadınım... Benimle ahbaplık etmek isterseniz birçok şeylere tahammüle mecbur kalacaksınız... Çok manasız kaprislerim, birbirine uymaz saatlerim vardır... Hülasa arkadaş olduğum kimseler için pek müziç ve anlaşılmaz bir mahlukum..."
Ben, kendi adıma, hiçbir şeyin kaderde yazılı olduğuna inanmazdım. Kimsenin beni itip kakmasına izin verecek bir tip değildim, itip kakacak ilkel bir yanın olsa bile. Aşk ve çiftleşme de umurumda değildi. Yani, iki yıl önce kalbim yerinden sökülüp ezildiği günden beri umurumda değildi. Eski sevgilim beni terk etmiş ve hemen ardından, kendini oya işlerine ve erkeğine bakmaya adamış dişlek bir kızla çiftleşmişti. Ayrılma sebebi neydi biliyor musunuz? "Düzgün" bir eş istiyormuş. Görünüşe göre onun ve köydeki insanların çoğunun gözünde düzgün bir kadın eşinden daha iyi avlanmamalıydı, hatta hiç avlanmamalıydı. Derileri tabaklamamalı, bıçaklarla oynamamalı ve pantolon giymemeliydi. Lanetten mustarip köylülerle, eşinin sıradan ihtiyaçlarıyla ilgilendiğinden daha fazla ilgilenmemeliydi. Bunun nedeni (görünüşe göre yanlış bir şekilde) eşinin bir yetişkin olduğunu düşünmesi ve ona evrenin efendisi olduğuna dair güvence verecek bir bakıcıya, ağzını silecek birine ihtiyacı olmadığını varsaymasıydı. Ne aptal kadınım ama.
HEKATON…
“Kolları her tarafa uzanan ve ”Sen kimsin?” diye sorduğumuzda “Hangimizi soruyorsun? “ diyen, her farklı başından başka sesler gelen bir varlık…Her elin kurcaladığı başka bir yön…Biri yuvalardaki çocuklarımızın başını okşuyor, bir diğeri okullarda değerlerin yeniden yapılması yani terbiyeyi ortadan kaldırmak için eğitim seminerleri veriyor, bir diğeri babaya ve aile otoritesine karşı isyanı teşvik ediyor, bir diğeri “Bakın ben ne erkek ne de kadınım siz de benim gibi olun” diye makaleler yazıyor, bir diğeri “Yaşasın Eşcinsel Hakları” yazılı pankartlar taşıyor, öteki gül gibi kızlarımıza testesteron enjeksiyonu yapıyor, göğüslerini ameliyatla alıyor, oğullarımızın cinsel uzmanı kesiyor…Bir el Hollwood, Netflix ve Disney Channel için senaryolar yazıyor, diğeri rüşveti seven politikacılarının yan cebine bahşişler sıkıştırıyor, bir diğeri kendine uygun yargıç bulduğunda Yasalar çıkarıyor…
Evet böyle anonim bir canavarla Tango yapıyor, koyun koyuna yaşıyoruz.Abartmıyorum… Çünkü o ellerdeki parmaklar, artık bizim parmaklarımız yerine geçmiş… Kendi başına buyruk bir şekilde istediği yeri tıklayarak bizi istediği yere götürüyor…”
Şiddetle tavsiye ettiğim bir kitaptır kendileri…
Yazarın diğer kitaplarını da okumayı düşünüyorum..
Ben bir kadınım. Her sanatçı bir kadındır ve diğer kadınlara karşı zevk duymalıdır. Eşcinsel olan sanatçılar gerçek sanatçı olamazlar çünkü erkeklerden hoşlanırlar ve kendileri kadın olduğundan normale dönmektedirler.
-Pablo Picasso
Kalbim kırılgandı hep, hâlâ da kırılganım
Ne kadar uğraşsam boş, kafam dağınık yine
Damarımdan ruhuma doğru akıyor kanım
Dalgalar gibi düşmüş de rüzgârın önüne;
Unutmak mümkün değil, çünkü ben bir kadınım
Sayfa 71 - Bordo Siyah Dünya KlasikleriKitabı okuyor