Kızıl Bulut ise İçişleri Bakanı Cox ve öteki görevlilerle el sıkışarak karşılık verdi. «Bir bakın bana,» dedi, «Güneşin doğduğu topraklarda büyüdüm ben, oysa şimdi güneşin battığı bir yerden geliyorum. Bu topraklarda ilk kimin sesi duyuldu? Oklarından ve yaylarından başka bîr şeyi olmayan kızıl renkli insanların elbette. Büyük Baba bize karşı iyi ve nazik davrandığını ileri sürüyor. Ben, kendi payıma, aynı kanıda değilim. Ama onun beyaz insanlarına karşı iyi davranıyorum ben. Gönderdiği çağrı üzerine onca yoldan evine geldim. Benim yüzüm kızıl, sizinkiyse beyaz. Yüce Ruh size okuma yazma yetisini vermiş, ama bana vermemiş. Ben öğrenmedim okuyup yazmasını. Büyük Baba’ya ülkemde hoşuma gitmeyen olayları anlatmaya geldim buraya. Sîzler hepiniz Büyük Baba'nın yakınlarısınız, büyük reislersiniz. Oysa Büyük Baba'nın bize gönderdiği adamlarda ne akıl var, ne de yürek!»
400 syf.
7/10 puan verdi
·
Read in 21 hours
Sıkı Fıkı
Bu kitap karmakarışık serisinin 3.kitabı ve kitap kate ve drew in en yakın arkadaşları olan dee dee ve Matthew in aşkını okuyoruz bence bu kitap diğer kitaplar kadar eğlenceli ve komik değildi.. son 50 sy da çok eğlendim o da drew in ağzından anlatılmıştı.. ama asla kötü de değildi.. dee dee tam bir çatlak ve ben bunu çok sevdim... kitap Benim için ortalamaydı
Sıkı Fıkı
Sıkı FıkıEmma Chase · Ephesus Yayınları · 2016313 okunma
Reklam
"Ben Dee Black. Daemon diye bilinen öküzün kız kardeşiyim. Ama muhtemelen biliyorsundur zaten." "Onun öküzlüğünü mü, kardeşin olduğunu mu? İkisinin de yanıtı evet."
Sonunda Senatör Dawes çevirmene dönerek, »Sor bakalım, Oturan Boğa’nın kurulumuza bir diyeceği var mıymış,» dedi. Oturan Boğa şu karşılığı verdi: «Konuşmamı isterseniz, konuşurum elbet. Ama siz sadece İstediğiniz gibi konuşanları dinlemekten hoşlanırsınız.» Dawes, «Biz Kızılderililerin kendileri adına konuşacak kimseleri önceden seçtiklerini sanırdık,» dedi. «Ama konuşmak isteyen çıkarsa yahut Kızılderililerin kendileri adına konuşmasını istedikleri başka biri varsa, onu da seve seve dinleriz.» «Karşınızdakinin kim olduğunu biliyor musunuz?» «Senin Oturan Boğa olduğunu biliyorum. Söyleyeceğin bir şey varsa, seve seve dinleriz.» «Madem ki benim Oturan Boğa olduğumu biliyorsun, Kızılderililer arasındaki yerimden de haberin var mı?» -    ' «Bu temsilcilikteki öbür Kızılderililerle senin aranda bir ayrılık görmüyorum.» «Ben buraya Yüce Ruh'un isteğiyle geldim. Onun isteğiyle reis oldum. Yüreğim kırmızı ve tatlıdır. Yanımdan geçen kim olursa olsun dilini dokundurur da geçer. Şimdiyse, bizimle konuşmaya gelmişsiniz, ama benim kim olduğumdan haberiniz yok. Size şu kadarını söyleyeyim ki, Yüce Ruh’un seçtiği biri varsa o da benim,» «Burada ne sıfatla bulunursan bulun, bizim için farketmez. Söyleyecek bir şeyin varsa, bir an önce söyle. Yoksa toplantıyı dağıtacağız.» «Peki, öyle olsun,» dedi Oturan Boğa. «Tıpkı viski çekmiş bir sarhoş gibi davranıyorsun. Oysa ben sana biraz öğüt vermeye gelmiştim.» Oturan Boğa, elini şöyle bir sallayınca toplantının yapıldığı odadaki bütün Kızılderililer yerlerinden kalktılar ve onun arkasından odayı terkettiler. ”
Geri112
124 öğeden 121 ile 124 arasındakiler gösteriliyor.