Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Eğer herhangi bir başka insan toplumundan daha iyiysek," dedi Tirin, " onlara yardım etmeliyiz. Ama etmemiz yasak." "Yasak mı? Doğal olmayan bir sözcük. Kim yasaklıyor? Bütünleyici işlevin kendisini dıştalıyorsun," dedi Shevek, heyecanla öne eğilip kızgınlıkla konuşarak. "Düzen 'emirler' demek değil. Anarres'ten ayrılmıyoruz, çünkü Anarres biziz. Sen Tirin olduğun için Tirin'in bedenini geride bırakmasın. Nasıl olduğunu görmek için başka biri olmaya çalışmak isteyebilirsin, ama olamazsın. Seni güç kullanarak engelleyen mi var? Burada güç kullanılarak mı tutuluyoruz? Hangi güç -hangi yasa, hangi hükümet, hangi polis? Hiçbiri. Yalnızca kendi varlığımız, Odocular olarak kendi doğamız. Senin doğanda Tirin olmak var, benimkinde Shevek olmak, ortak doğamızda ise birbirimize karşı sorumlu Odocular olmak var. İşte bu sorumluluk bizim özgürlüğümüz. Ondan kaçmak özgürlüğümüzü yitirmek olur. Sorumluluğun ve özgürlüğün, seçeneğin olmadığı, yalnızca yasaya uymaktan oluşan sahte bir seçeneğin veya yasaya uymamayı izleyen cezanın olduğu bir toplumda yaşamak ister miydin? Gerçekten gidip bir hapishanede yaşamak ister miydin?" "Of, lanet olsun, hayır. Hiç konuşamayacak mıyım ben! Senin derdin ne biliyor musun Shevek? Bir kamyon dolusu lanet olası tuğla gibi fikri biriktirene kadar hiç konuşmuyorsun, sonra da hepsini birden kafama atıyorsun ve geride yığının altında ezilip kalan kanlı bedene bakma gereği bile duymuyorsun-"
Sayfa 46
Bizde iş· !erin kapıları iki anahtarla açılır: Yaltaklanma, rüşvet. Bura· daki Rum; Ermeni, Yahudi dalaverecileri hep bu iki anahtarı kullanmaktaki ustalıklarıyle milyoner olmuşlardır. Bu iki may· muncuğu sonunda cumhuriyet idaresine de uydurdular. Mem­ leketin kurtarılması için akıtılan kanların kızıl buharı daha kurumadan, sakat gazilerimiz kör, topal, aç taksir sokaklarda dolaşır, şehit aileleri yokluktan can verirken, bugün parsayı kimlerin topladığını görmüyor musun? Sanki hükümet birta­ kım hain. zararlı kişilerin memleketten uzaklaştırılması mua· melcsinc buradaki para yeme borsasında bir rüşvet spekülas­ yonu açmak için girişmiş. Bu delikten dışarı atılan değirmen· cilcr bir nefeste öbür delikten içeri girdiler. Ruhsat tezkeresi, pasaport gibi sorgu sualler cüzdanları şişkin olmayanlara uy· gulanan yararsız işlemlerdir. Birkaç yüz bin liran var mı? Seni lstanbul'dan kimse süremez. Kazara Kafdağı'nın arkasına fır· !atılmış olsan bile üç gün sonra şehrin en civcivli yerine ha­ cıyatmaz gibi iki ayak üzerine düşenin. Aşığın daima cuk otu­ rur. Etrafın yaltaklanan adamlarla dolar. Ellerin sıcak avuç­lar içinde dostça sıkılır
Reklam
Her kim ki sizin değeriniz üstünde yüzünüze gülerse ondan kaçınız. Çünkü bu yaltaklanmanın içinde mutlaka bir çıkar, bir dolap gizlidir
Sen kendin için bir şey yapmıyorsan kim senin için bir şeyler yapacak? Sen kendi yaralarını kendin sarmadan, kim sana yardım edebilir gerçekten? Eğer başkaları için önemli olmadığını hissediyorsan, ilkönce kendine şunu sormalısın: Ben kendim için önemli miyim?
Hani, meleklere, “Âdem’e secde edin” demiştik. İblîs’in dışında hepsi secde ettiler. İblîs, “Ben, çamurdan yarattığın kimseye secde eder miyim!” dedi. Ve ekledi: “Şu benden üstün kıldığına bak! Yemin ederim ki eğer beni kıyamete kadar yaşatırsan, az bir kısmı dışında, onun neslini peşime takacağım!” Allah şöyle buyurdu: “Git! Onlardan kim sana uyarsa cezanız, eksiksiz bir ceza olarak cehennem olacaktır. Haydi, onlardan gücünün yettiklerini sesinle (telkinde bulunarak) çağrınla ayart! Süvarilerinle yayalarınla onlara karşı ordu topla; mallarına, evlâtlarına ortak ol, kendilerine vaadde bulun. Zaten şeytan insanlara aldatmadan başka bir şey vaad etmez. Doğrusu Benim mümin kullarım üzerinde senin bir hakimiyetin olamaz. Rabbin vekil olarak yeter." İsra Sûresi 17/61-65
Açtığın yolda ve gösterdiğin hedefte... Sen hep iyi ki...
"Sizler, yani yeni Türkiye'nin genç evlatları, yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz. Ben buraya yalnız bunu size anlatmak için gelmiş bulunuyorum. Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve asla yorulmazlar. Türk gençliği gayeye, bizim yüksek idealimize durmadan, yorulmadan yürüyecektir.” 💙💛❤️🤍 Andımız' ı o kadar yıl
Reklam
Sen kendin için bir şey yapmıyorsan kim senin için bir şeyler yapacak? Sen kendi yaralarını sarmadan, kim sana yardım edebilir gerçekten? Eğer başkaları için önemli olmadığını hissediyorsan, ilk önce kendine şunu sormalısın; Ben kendim için önemli miyim?
*MEST-İ ELEST...
Sanman bizi kim şîre-i engûr mestiz, Biz ehl-i harâbâttanız mest-i elestiz... -Bağdatlı Ruhî- *Mest-i Elest: Allah'ın ruhları yaratıp, onlara, "Ben sizin Rabbiniz değil miyim (elestü bi-rabbiküm)?" diye sorduğu günün sarhoşu demektir. Bu beyitte adı geçen şarap (şîre-i engür), mey, mest, sarhoş, ehl-i harabat (Meyhane müdavimleri) gibi ifâdeler, aslında tasavvufî bir tâbir olarak kullanılmıştır..
Sayfa 348 - 2.Kısım, (Kahire, Ezher'de Okuduğum Yıllar), -Müderris Yozgatlı İhsan Efendi-, Bağdat'lı Ruhî'nin Terkib-i Bend'i, Kaynak YayınlarıKitabı okudu
Bu yeni ben de kim aynada bakıştığım? Bu yeni ben ben miyim kendimle tanıştığım? ✨🎶
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.