Bergen ne diyor ;Sen afetsen ben afetmem.Bende affetmiyorum
Sensiz bırakıldığım dünyayı kuran, o dünyaya benim içinde olmadığım insanlar topluluğunu yerleştiren, sana bensiz bir hayat sunan kimseyi affedemedim seni affettiğim kadar.
İnsanların kendini beğendiği ve samimiyetsiz davrandıkları, sadece kendi düşündükleri, kendi yaşantılarının önemli olduğunu hissettirecek bencillikte olduğunu düşündüğüm ve insanlardan uzaklaştığım bu dönemde okumak gibi bir hata yaptım sanırım. Bu kitap ne kadar da ben, beni yansıtıyor diyebileceğim cümlelerle karşılaştım. Bu cümleleri en az iki kere okuyup gülümsemekten ve defterime kaydetmekten bir hal oldum. Bütün alıntıları paylaşırsam siz sevgili okuyuculara haksızlık olur diye düşünüyorum. 'Kitabı direk paylaşsaydın' gibi yorumlara maruz kalabilirdim :)
"İnsanların diğer insanları kendinden yola çıkarak değerlendirmesinin ne kadar aptalca olduğunu daha iyi anlıyorum. Hem kendimle fazlasıyla meşgul olduğumdan, hem de iç dünyam fazlasıyla fırtınalı olduğundan, başkalarını kendi haline bırakmayı yeğliyorum, keşke onlar da benimle uğraşmasa." bu kısımda 'ah Werther' dedim, insanlar her zaman, her dönemde başa bela olabiliyor.
Tabiki kitapta beğenmediğim, yavaş yavaş sona yaklaşırken 'Ah yapma sakın!' Dediğim kısımlar oldu. "Ne sen bensiz olabilirsin ne de ben sensiz" diyebilecek kadar bir aşka düşkün olması ve hayatından vazgeçmesi beni rahatsız etti. Her ne kadar dönemin gençlerini intihara sürüklesen de bu ruh haliyle bile ben sadece üzüldüm sana Werther :(
Genç Werther'in AcılarıJohann Wolfgang Von Goethe · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021122,3bin okunma
G Ö Z L Ü K
İyi değiliz gözlük bak durmadan
kırmaya çalışıyorlar bizi hiç iyi
değiliz iki gözüm, bende can, sende cam
bırakmadılar, daha kırılacak ne varsa bizde,
gözlüğü olmayanlar çok mu acımasız oluyor
ne, çekip alıyorlar seni gözümden, öyle
çok eziliyoruz ki gözlük, sen bensiz kırık,
ben sensiz karanlık, nerde insanlık
bizi bu
Gerçek bir dinleme kafamdaki bütün önyargıla rı, önkabulleri, peşin hükümleri bir kenara bırakmakla olur. Mevlânâ'nın bir sözü var: "Haydi ben bensiz leyim, sen de sensiz gel." Önyargısız bir buluşma için gene muhteşem bir reçete. Gerçek bir sohbet böyle olur. Kafamdakileri bir kenara bırakıp, bütün bir kalp açıklığıyla senin yanına geleceğim ve senin öğretmeni bekleyeceğim. Bir bilgenin sözüyle ifade edersek, "Ağzı açık olan adam, bir şey öğrenmez."
Ahmet Bulut ve Gülseren Gümüş'ün yazarlığını yaptığı, oldukça sade bir dil ile kaleme alınan bu kitabın evli yada bekar, kadın erkek herkesin okuması nacizane tavsiyem olur.Hatta evli yada evlenmek üzere olanlara hediye edilmesi güzel bir incelik olabilir :) Ahmet Bulut konuyu daha gerçekçi ele alırken, Gülseren Gümüş biraz daha sanatsal anlatımı