Popüler kültürün bir parçası olup çıkmış yapay mutlu-edici. Kullanım yaşının bu kadar düşmesi mi, kullanımının bu kadar yaygınlaşması mı beni bu kadar rahatsız eden bilmiyorum ama bu kadar "başım ağrıyor bi Aspirin alayım da geçsin" rahatlığında kullanılması, mutsuzluğun bu kadar sahte bir şekilde hemencecik çözülmeye uğraşılması gerçekten tuhaf geliyor. Zaten herkeste bir kabullenmişlik hali, hayatı koyvermişlik, işini, eşini, çevresini sevmeme, hep bir şikayet hali... Sonra gelsin Facebook'ta Can Yücel'in olmayan Can Yücel şiirleri, en büyük acılar, en büyük yaşanmışlıkların afili, söz oyunlu paylaşımları... Ve nihayetinde Prozac tabi ki.
Çok seviyoruz kusurlarımızın üstüne makyaj yapmayı. Hayatın her alanında geçerli bu ama konu eksiklikler/sorunlar olduğunda ve bunu yapay şeylerle kapatmaya çalıştığımızda bu sefer sorunun kaynağını görmek doğal olarak imkansızlaşıyor. Gerçek çözümse bence iki aşamalı: Öncelikle "Kendini bil". Ve küçük şeylerle mutlu ol. İçtiğin bir fincan çaya, sokakta gördüğün yavru kediye, okuduğun iki dizeye... Mutluluğu doğal olanda yakalayamadığımız sürece modern insanın en büyük sorunlarından biri olmaya devam edecek bu bıkkınlık hali.
(Depresyon dedim mi? demedim. İlaç tedavisine de saygım sonsuz.)