Sen her zaman bir şeylerin arkasına sakladın kendini. Sorunlarının, sıkıntılarının benim için olumsuz bir anlam ifade etmediğini göremedin bir türlü. Ben bu kadar karaktersiz bir kadın değilim ki seni bunca çaresizliğinin, yalnızlığının içinde hapis bırakıp senden vazgeçeyim. Ben sana her zaman sevgiyle anlayışla geldim. Benimde sıkıntılı
Gözden kaçırdığım bir yazar daha... Yazarın dördüncü, benimse onu tanıdığım ilk kitabı. “Kalemi bu kadar duru, içten, yalın ve akıcı olan bir yazarı nasıl gözden kaçırmışım bunca zaman” diye kendime kızıyorum şuan. Diğer kitaplarını da umarım okuyabilirim. Dilimize böylesine sahip çıkanları ıskalamadan okumalı, onlara sahip çıkmalıyız.
Yazar
Şu an kendime o kadar kızıyorum ki emile zola ile bu kadar çok çok geç tanıştığıma :( bir kitap bu kadar mı doğal, akıcı ve yaşamın içinden yazılır.Bir yazar yaşadığı bir dönemi nasıl birebir okurun gözünde canlandırır ya bilemiyorum gerçekten.
Sanki bende o karakterlerin arasında yaşadım o sokaklarda bende onlarda yürüdüm gezdim.Yazım tarzına, dilinin akıcılığına ve karakterlerin tasvir edilmesine hayran kaldım diyebilirim.Sanki zaman makinesine bindim ve 1800 lerin paris yaşantısına adım attım. Sonu da öyle hüzünlü bitti ki son sayfalara doğru onu bile tahmin edebiliyorsun.
Sevgili jervez senin namusluluğuna, sevgine ve sadakatine hayran kaldım.Her hali gördün ve yaşadın ama yine de dimdiktin sana tek kelimeyle hayran kaldım.
Sanırım hemen diğer kitaplarını da alıp okumayı düşünüyorum zolanin
İyi okumalar.....
(Okuyucudan özür dileyerek..)
"Kötü kitap yoktur, kötü okuyucu vardır.." klişe iddiaya da itirazla...
Kitap(!) inceleme için değmezdi gerçi, zaten 1K listesinde de yoktu..
Ama nasıl olduysa, site yönetimince kitap kabul edildiğinden olsa gerek artık var ve bu şeyi bu mecraya da sokmaya başaran yazar(!)'ın (laf aramızda) hayli
Yanlış sokağa girmiş gibi baktı yola uzun uzun. Sonra geri dönmek geçti aklından. Nereye dönecekti, kime dönecekti bilmiyordu. Öylece durduğu kaldırımda sağından solundan geçen gölgeler nasıl da yabancıydı öyle. Üşüdü bir an bütün vücudu titredi, mevsim yazdı halbu ki.
Pişmanlık benliğini sarmadan uzayıp giden yolda istemeye istemeye adım atmaya