Sâd Sûresi: 1-88
1-) Sâd... Hakikatini hatırlatıcı Kur’ân! 2-)Bak kendilerini şerefli sanan o hakikat bilgisini inkâr edenler, hakikatlerinden kopuk bir yaşam içindedirler! 3-) Onlardan önce, nice nesilleri feryat figan içinde helâk ettik! Artık kurtulmaları mümkün değildi! 4-) O hakikat bilgisini inkâr edenler, kendi aralarından bir uyarıcının kendilerine
Reklam
ESKİ BİR TAKVİM İÇİN ŞİİRLER
I Evlerin saat beş olma hali Ben yorgunum anlamaktan Bir duvar, bir tebeşir gibi yazmaktan yazılmaktan. Ve akşam Alanların caddelerin bana biraz fazla geldiği
İsterdim ki arkamdan gelsin, bize matahmış gibi sundukları dünyayı alsın eline, yere çalsın. Lütfettikleriniz size anca yeter, ben almayayım desin. Benden bu kadar, desin. Tamam artık bitti, desin. Demedi.
_İnsanlar sizi, sadece aynı yerden canları yandıklarında anlarlar. _Dalgaların art arda gelip çarptıkları kaya gibi ol. Sağlam, kıpırtısız ve çevresinde kaynayan suların dinginleşmesini seyreden. _Sanki ölmüşsün ve bir süre daha fazladan zaman bağışlanmış gibi doğaya uygun yaşa. _En büyük erdem tarafsızlıktır. Duygular ise, yanlış fikirlerden
HÜRMÜZ: Aman doktor canım cicim doktor Derdime bir çare Çaresiz dertlere düştüm Doktor beyim bir çare.
Reklam
RESULÜ EKREM (S.A.V) EFENDİMİZ’İN AHİRETE TEŞRİF ETMELERİ
Hatemul Enbiya, aleyhi ekmelüttehaya Efendimiz, veda haccından sonra ahiret hazırlığıyla meşgul olmaya başlamıştı. Hicretlerinin onbirinci senesi Safer ayının son günlerinde idi ki şiddetli bir baş ağrısıyla sıtma hastalığına tutuldu, hastalığı ağırca idi, buna rağmen Mescid-i Saadet’e varıp minbere çıktı, bir hutbe okudu, Ashab-ı Kiramına pek
Sayfa 652 - Çelik YayıneviKitabı okudu
Usta’nın yapıtına karşı çılgınlığa varan bağı
“Ne!.. Yarattığım kadını, eşimi size göstermek mi? Tertemiz mutluluğumun üstüne örttüğüm örtüyü yırtmak mı? Korkunç bir ahlaksızlık olmaz mı bu? On yıldır bu kadınla yaşıyorum ben. Yalnızca benim o; ve beni seviyor. Vurduğum her fırçada bana gülümsemedi mi? Bir ruhu var onun, benim ona verdiğim bir ruh! “Benden başka birinin bakışları onu
Kitabın tamamı
TARHUN Bir tüccarın kızı olan Tarhun, ablalarına hiç benzemiyordu. Fereng, Sultan, Mahsan, Begüm, Moluk ve Anka’nın, yani tüccarın öbür altı kızının her birinin ayrı bir şımarıklığı, çeşit çeşit istekleri vardı. Bazen, onların gürültülerini, oyunlarını duyan mahallenin erkek çocukları sokağa fırlarlardı. Tüccarın kızlarının neşeli
...neyin var benim sevgilim derdim ona ellerin buz gibi rengin birdenbire soldu unut bütün bunları insanlarla gerçekleştirmek istediğin bütün hayallerini bana söyle bütün bunları seni dinlemek istiyorum o kadar çok yarım kalmış yaşantı birikti ki canım Günseli onların hepsini anlatsam kaldığım yerden yaşamağa kalksam benden kaçarsın hayır
82 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.