BENİM ROBOTLARIM
Isaac Asimov
Madem öyle robotlarım neydi? Mühendislikte kullanılan cihazlardı.Her biri birer araçtı. İnsanlığın amaçlaarına hizmet eden makinelerdi. Ve dahili güvenlik önlemlerine sahiplerdi. Başka bir deyişle, robotları, yaratcılılarını öldürmeyecek şekilde tasarladım, o klişeyi aradan çıkardıktan sonradaha mantıklı ihtimaller üzerinde kafa yorma fırsatı yakaladım.
Bilimkurgu yazarlarının, başkalarının da içinde yüzebileceği ortak bir fikir havuzu yarattığı herkesçe biliniyor. Bu nedenle diğer yazarların hikayelerinde Üç kanun güdümündehareket eden robotlarkullanmalarına hiçbir zaman karşı çıkmadım. Aksine, koltuklarım kabardı. Ayrıca, doğrusunu söylemek gerekirse, modern bilimkurgu robotlarının bu kanunlara ihtiyacı var.
Yine de Üç Kanun'u başka bir yazarın kelimesi kelimesine alıntılamasına şiddetle karşıyım. Kanunları istedikleri gibi kullanabilirler; yeter ki birebir aynısını yazmasınlar. Konseptler herkesindir fakat o kelimeler yalnızca bana aittir.
Diyerek bitirmiş kitabını İsaac Asimov...
“Kendinize bir bakın.” dedi sonunda Robot.
“Küçümsemek istemiyorum ama lütfen gidin bir bakın kendinize. Yumuşak ve gevşek bir maddeden üretilmişsiniz, güçsüz ve dayanıksızsınız, ihtiyacınız olan enerjiyi organik maddeleri verimsiz yöntemlerle okside ederek kazanıyorsunuz. Mesela şöyle…” Kınayan bir tavırla Donovan’ın sandviçinden geriye
2020 yılına giriş yapar yapmaz okuduğum bir kitaptı. İncelemem gibi biraz geç tanıştım kendisiyle. Nasıl edindiğimi bilmediğim bir adettendir ki, yeni bir esere başlamadan evvel mutlaka yazarın yaşadığı döneme göz atarım. Bu birçok okumamı anlamlandırmak adına katkı sağlar bana.
Gerek eserin yazıldığı tarih, gerek Asimov'un yaşı ; okumamı tamamladığımda, edindiğim önyargıların yıkılmasına sebep oldu. Klasik robot kurgularindan bağımsız olmakla beraber, bu alandaki eserlerin giriş kitabı gibi.
Birbirinden bağımsız gibi duran, ama icerisinde çesitli bağlantılar kurabileceğim farklı farkli robot hikayeleri ile başbaşa kaldım. Hatta günümüzde yada gelecekte robot/insan sorularına/sorunsallarına önsöz olacak nitelikler barındırdığını gördüm.
Bu hikayeler içerisinde favori robotlarim oldu. Artik onlar sadece Asimov'un robotlari değil. Benim de robotlarım.
Ben RobotIsaac Asimov · İthaki Yayınları · 20227,2bin okunma
“Benim robotlarım mühendislerce tasarımlanmış makinelerdi, kafirler tarafından yaratılmış sahte adamlar değil. Benim robotlarım, yapıldıkları andan itibaren “beyinlerinde” var olan rasyonel yollara göre tepkiler verirlerdi.” -
Isaac Asimov
Bilimkurgunun en üretken yazarlarından biri olan Isaac Asimov‘un robot öyküleri alanındaki başarısı da
Tabii ki bu kanunların kelimelerle ifade edilmesi çok da doğru değil. Pozitronik beyinde, ileri düzey matematikle açıklanabilecek (ki emin olun o kadar matematik bilgim yok), birbirleriyle yarış halinde birtakım pozitronik potansiyeller bulunuyor. Ancak yine de bazı kısımlarda anlam net değil. İnsanlara “zarar” vermekle kastedilen ne? Robotlar, çocuklardan, delilerden, kötü niyetli insanlardan aldığı emirlere uymak zorunda mı? Bir robot, önemsiz bir insanı ufak tefek bir zarardan kurtarmak için değerli varlığını feda etmeli mi? Ufak tefek ve önemsizin tanımı ne?
"Hiç birşeyi sırf otorite öyle dedi diye kabul etmem" cümlesi hala beynimin içerisinde dönüp duruyor. Pek çok şeyi tekrar düşünmeme sebep oldu bu anlamlı cümle ve kitap boyunca da etkisinden bir an olsun çıkamadım.
Robbie ve Yalancı isimli hikayeler iz bıraktı diyebilirim. Birbiriyle bağlantılı kısa hikayelerden oluşan bu kitap yolculuğu boyunca hem keyif alacaksınız, hem de derin düşüncelere dalacaksiniz alt katmanlardaki cümleleri fark ettiğiniz zaman.
Isaac Asimov 'un Benim Robotlarım isimli kitabın son bölümü mutlaka üzerine düşünülerek okunmalıdır.
Bilim kurgu okumayı seviyorsanız bu kitabı okumadan geçmeyin diyorum. Her ne kadar Isaac Asimov robotları metafor olarak kullanmadım dese de metafor olarak düşünüldüğünde harika mesajlar var. Sonsuz sevgi ve saygılarımla.
Ben RobotIsaac Asimov · İthaki Yayınları · 20227,2bin okunma