Hiçbir işkence, aşağılama, içine işleyen ve unutulmaz dediğimiz acılar, insanı boşluk, hiçlik duygusu kadar derinden etkileyemez çünkü amaçsız yaşamak insanı yavaş yavaş ruhtan kemirmeye başlar ve bu zamanla bedene hatta beyne sirayet eder.
Tutunacak bir gayen yoksa hayata, en ufak hatta normal zaman da saçma bulabileceğimiz kişiler, olgular, olaylar bile kocaman neden olup dikiliverirler karşımıza,
İşte böyle zamanlar da edinilen amaçlar (kurtarıcılar) en tehlikeli olanlardır aslında çünkü tutkuyla, kendını hiçe sayarak, gözün kapalı bağlanırsın, gerçek olan her şeye kapatırsın algılarını ve sonunda tüketmiş değil tükenmiş olarak kendıne gelirsin amacını aşmış amacından...
Kitap ismi ve konusunu hatırlamak konusunda zayıf hafızamın kurbanı olsam bile bu kitabın adını ve konusunu asla unutmayacağım işte bu kadar etkisinde bıraktı benı satranç kitabı ve elbette şiddetle tavsiye edilir...