Bazen bir ömrün ne kadar garip tesadüflerde mânasını tamamlayabildiğine şaşarım...
İşin fenası şu idi: Bu hayat bir daha dönmemek üzere kaybolmuştu.
Sayfa 37 - ErzurumKitabı okudu
Eski İstanbul'da mimarinin saltanatına rekabet eden başka güzellik varsa, o da ağaçlardı.
Sayfa 153Kitabı okudu
Gideceğimiz yolu hepimiz biliyoruz. Fakat yol uzadıkça ayrıldığımız alem, bizi her günden biraz daha meşgul ediyor.
Sayfa 10
Tiyatroda nasıl boş sahnede dekorun oyaladığı seyirci, söz başlar başlamaz bütün o teferruatı görmez olursa, ben de öylece insan ıstırabı karşısında tabiat güzelliğine kayıtsızdım, yabancıydım.
Sayfa 31Kitabı okudu
İnsan ömrü, unutmanın şerbetine yiyecek kadar muhtaç!
...Fakat bizim acılarımız nedense hapsedilmeye mahkûmdur.
...
Sayfa 54 - ERZURUMKitabı okudu