Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Önsözden...
"Yolda yanlamasına uzanmış yatan genç bir Türk'ün cesedi önünde durdum. 18 yaşlarında bir delikanlıydı bu. Bir kızınkini andıran solgun yüzü henüz tazeliğini yitirmemişti. Sarığı tozlar içinde, yatıyordu. Tıraşlı ensesinde bir kurşun yarası vardı." Büyük bir yazarın insancıl bakışını yansıtan bu gerçekçi betim, bir savaş alanı görüntüsünü bütün tarih kitaplarından çok daha belirgin ve elle tutulurcasına gözler önünde canlandırmaktadır. Ataol Behramoğlu Mayıs 1999
Sayfa 10 - Cumhuriyet Dünya Klasikleri Dizisi: 50Kitabı okudu
Onu ne zaman görsem betim benzim atar, elim ayağım titrerdi. Büyü bilimleri ile ilgilenen bir arkadaşım buna "magnetik sempati" derdi..
Reklam
Karnım acıkıyor, yemiyorum Betim benzim sararıp soluyor, Adını bile anmıyorum.
Sayfa 410 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Tazecik ve gonca gül gibi. Kocaman gözleri var. Öyle güzel ki! Çok güzel bir elbise giydirmişler ona. Onu tuttum. Kollarıma aldım, dizlerime oturttum. Saçlarını öpüp kokladım. Annesi onunla neden gelmemişti? Annesi hasta, büyükannesi de. Pekala. Şaşkınlıkla bana bakıyordu. Onu öpüp okşamama, onu öpücüklere boğmama hiç itiraz etmedi, bir köşede iç
Karnım acıkıyor, yemiyorum. Betim benzim sararıp soluyor, Adını bile anmıyorum. Soyunup-giyiniyor karşımda Bakmıyorum.
Sayfa 44 - yapıkrediyayınlarıKitabı okudu
Karnım acıkıyor, yemiyorum. Betim benzim sararıp soluyor, Adını bile anmıyorum. Soyunup-giyiniyor karşımda Bakmıyorum.
Reklam
Öyle yalanlar saklanıyor ki gözlerime Canım acıyor, Deliriyorum Düşünmüyorum, öteye itiyorum. Damlamıyorum. Karnım acıkıyor, yemiyorum. Betim benzim sararıp soluyor, Adını bile anmıyorum
Böylece o yasak sayfalara dalıp gittiğimde, içimde yasak bir ruhun alevlendiğini hissettiğim anlarda Morella soğuk elini elimin üzerine koyar, ölü bir felsefenin küllerini eşeleyip, garip anlamları hafizama kazınan bilinmedik bazı tuhaf pes sözcükler bulup söylerdi. O zaman, saatlerce sesinin ahengine kapılıp kalır, yanından ayrılamazdım ta ki sonunda sesi ürpertici bir ezgiyle bozulup, ruhumu karartana kadar, işte o zaman betim benzim atardı, meşum tınıları pek de bu dünyaya ait olmayan sözcükler içimi ürpertirdi. İşte o an, haz birdenbire kaybolup yerini korkuya bırakırdı ve tıpkı Hinnom’un Gehinnom’a (Cehennem) dönüşmesi gibi, “en güzel” ansızın “en çirkin” olurdu.
Sayfa 11 - Hinnom Vadisi, Cehennemin İbranicedeki adıdır; Kudüsün güneybatısında Ammonoğullarının tanrısı Molek’e kurban edilen çocukların yakıldığı vadidir. Vadi bu tür kurbanlara son vermek amacıyla daha sonra çöplüğe dönüştürüldü.
Yeşilliklerle çevrili yolda yürümeye devam ettim. Yeşerdim. Kuşlar, ağaçlar, kediler, börtü böcek falan... Hoş şeyler bunlar, dedim kendi kendime. Yeşilin olmayan tonlarına büründüm. Deli yeşili, çekip gitme yeşili, bana mı dedin yeşili... Her biri ayrı güzeldi. Hoşlandım. Burada olmalıyım dediğim yerlerde olmamam gerektiğini hissettim sonra. Betim benzim attı. Sarardım.
Fiziksel nesnelerle öteki akıllara* ilişkin bilgimiz, salt betim ile bilgidir. İlgili betimler genellikle duyu verilerini ilgilendirenler türündedir.
167 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.