Betül ÖZTÜRK

Betül ÖZTÜRK
@betli
Arapça Müt-Ter
İstanbul
73 reader point
Joined on December 2020
·
Not rated
Bir hafta öncesine kadar yazarın varlığından haberim bile yoktu. Tesadüf elime bu kitabı geçti ve etkilenmedim desem yalan olur. Çoğu sayfasında kendim ile ilgili farkedemediğim, bildiğim halde görmezden geldiğim (ertelediğim), kendime bile itiraf etmeden yıllarca kaçarak yaşadığım, korktuğum şeylerle yüzleştim. Bence her insan bu kitapta kendine benzettiği bir şey bulabilir ve zaten kitapta da insanlar birbirinden farklı oluşunun ama aslında içten içe benzer şeyleri arzuladığı ama sorun yaşadığını dile getirmiş. Bunları yazarken gerçek hayat hikayelerinden yola çıkıp daha da içselleştirmiş. Çok akıcı sade bir üslup kullanarak her türlü ilişkiyi bütün yönleriyle ele almış. En başta da tüm yaşamımızı etkileyen temelini oluşturan aile kavramıyla giriş yapmış. "Ailenin bıraktığı derin izler" başlık. Çoğumuz ailesi o kişinin aynı zamanda yarasıdır da. Önemli olan yara veya yarayı açan değil de bizlerin bunu geçmişten günümüze sonrasında geleceğe nasıl ulaştırdığımızmış. Kitabı okuyunca hayat biraz daha kolaylaştı sanki bilemiyorum.
Senin Suçun Değil
Senin Suçun DeğilBeyhan Budak · İnkılap Kitabevi · 20205.7k okunma
Reklam
481 syf.
·
Not rated
"Cehenneme giden yollar iyi niyet taşlarıyla döşenmişti"
Son incelemem bundan yaklaşık bir buçuk ay önce Tolstoy İnsan Ne ile Yaşar kitabı olmuş. Geçtiğimiz haftalarda okudum ve incelemesini daha yeni yapabiliyorum. Kitap kısaca özetlemek gerekirse, Istanbul üniversitesinde halkla ilişkiler bölümünde çalışan Maya isimli karakter ile yıllar öncesinde aynı üniversitede görev yapmış Alman asıllı Amerikalı
Serenad
SerenadZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2020137.2k okunma
127 syf.
9/10 puan verdi
Insanın kalbine ne hükmeder?
4 farklı hikaye içeren ve her hikayenin kahramanları, olay zinciri birbirinden bağımsız olan bir kitap İnsan Ne İle Yaşar. Tabi sadece bu soruya yanıt aramıyor beraberinde insanın içinde ne olduğunu ve ona ne verilmesi gerektiğini de vurguluyor. Emeğin ucuz ekmeğin ise pahalı olduğunu söylüyor. Ve yine 3.hikayenin sonundaki geçen bir cümle insanların unuttuğu bir hakikati gözler önüne seriyor. "insanın ihtiyaç duyduğu topu topu iki metrelik topraktı." Herkesin aynı sonu beklediğini ve aslında ne kadar uzun süre yaşadığımız değil de o ömre ne kadar şey sığdırabildik düşüncesine dikkat çekiyor. İnsan bir kere kaçtığı bu gerçekle yüzleştiğinde hayatı bir daha eskisi gibi olamıyor. En azından benim olmadı olduramadım. Belki de yazar bas bas bağırıyor. Şu kısa hayatı boş yere üzerek üzülerek insanları kırarak geçirmekten ziyade yarın ölecekmiş gibi dolu dolu geçirmemizi istiyor. "Şu gerçeği unutmayın içinde bulunduğumuz an en önemli andır." Gerçekten de öyle değil mi? Sürekli geçmişte ve yaptığımız hatalarımızda kalır ilerlemezsek ömür geçmez ki. Geçer de hep bir pişmanlık hep bir burukluk yarım kalmışlık ile geçer. Geçmişinizi sevin ara sıra hatırlayın ama orada yaşamayın. Hayatı kendinize zindan etmeyin. En güzeli şu andır. Zaman biz ittirmesekte ilerliyor. İlerleyecek. O yüzden en iyisi o ana ayak uydurmak, uyum sağlamaktır.
İnsan Ne ile Yaşar?
İnsan Ne ile Yaşar?Lev Tolstoy · Şule Yayınları · 2018192.8k okunma

Reader Follow Recommendations

See All
516 syf.
8/10 puan verdi
_hayatımın en mutlu anıymış bilmiyordum_
Lisedeyken bomboş koridorda son sayfalarını okurken yazara fazlasıyla kızmış ve sinirden ağlamıştım. Masumiyet müzesinin yeri bende her zaman apayrı olacak. İstanbullu zengin çocuğu Kemal ile uzak yoksul akrabası Füsun'un hikayesi... Takıntılı, hastalıklı bir aşk... Öyle bir aşk düşünün ki ondan ayrı kaldığınızda ruhsal ve fiziksel ağrılar, acılar çektiriyor, yalnızlıktan delirtiyor ve onun hayalini görüp gerçek sanmanıza sebep oluyor. Kitap sade bir dil ile okuyucuyu yormayan ama düşündüren ve bazı yerlerinden kendinizi karakterin yerine koyup ben olsam ne yapardım dedirten bir dil ile yazılmış. İstanbulda yaşadığım için Beyoğlu tarafında Çukurcuma'da bulunan 3 katlı müzesine de gitmiştim. Gerçekten o atmosferi tatmalısınız. Kitabı okur okumaz soluğu orda aldım, tüm o altını çizdiğim beni etkileyen cümlelerini merdivenin her basamağında hissediyordum. Benden bu kadar. Herkese iyi okumalar dilerim :)
Masumiyet Müzesi
Masumiyet MüzesiOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 202241.7k okunma
261 syf.
9/10 puan verdi
İlk İnceleme 5Ar2020
Belki de canavar biziz??? Sineklerin Tanrısı fazlasıyla derin bir kitap. Sembollerle dolu bir eser. Okurken çoğu kavramı kaçırmıştım. Bittikten sonra anladım neyin ne olduğunu. Olay belli yaş aralığındaki bir grup erkek çocuğun adaya düşmesinden çok daha fazlası imiş. Hayatın ne olduğunu kendi başlarına anlamak anlamlandırmakmış. Orada size neyin doğru neyin yanlış olacağını söyleyecek bir büyük yok. Hata yaptığınızda sorabileceğiniz biri de. Orada ne isterseniz o olur. Ama ya birden fazla kişinin birbirinden farklı istekleri düşünceleri fikirleri olduğunda ne olacak? Tam bir kaos. Başınızda bir lider var ve nereye kadar onu dinleyebilirsiniz eğer sizin fikirlerinize zıt ise? Biraz güç toplayıp o lideri alaşağı etmek istemez misiniz? Oluşan gruplaşma cabası yani anlayacağınız. Şüphesiz insanların olduğu her yerde gruplaşma mevcuttur. Ama sanırım biraz da asıl olay herkesin içinde kötülük olmasıydı. Çocukların bile... çünkü onları da yine bir insan yetiştiriyor. Biz bu kötülüğün ne kadar yanındayız ne kadar karşısındayız buna karar verebiliyoruz. Sizce siz ne kadar kötüsünüz? Ayrıca 1990 ABD yapımı filmine denk geldim kitabı bitirdikten sonra izlemiştim filmi de izlemenizi tavsiye ederim.
Sineklerin Tanrısı
Sineklerin TanrısıWilliam Golding · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202080.8k okunma