"Hiç şikayetçi olmazdı hâlinden"
Konya'daki sergisini gezerken tabloları önünde, penceresine konan tek bacaklı bir kuşun ona dostluk ettiğini ve sonra kuş ölünce onu da tablolarına kattığını işittim bir kadından. Çizdiklerinde varlıklara kendini aksetmişti adeta. "Medeniyet hastanesi ortopedi bölümü, eski ve karanlık koridoru, altışar kişilik odaları ile 2013 temmuz ayında tanıştık. Pansuman odasında bacağımdaki ateli açtıktan sonra, 'bu bacağın işi bitmiş, mesele can meselesi Emre, canın elden gidiyor." dediğinde hoca, duası kabul olmuş bir adamdım artık. Bir yıl evvel, bir dua; Ya Rab! boyadığım bu tuvaller daha ne kadar oyalar beni bilinmez. Göreceğini gördü bu göz, artık duyacak ne bir söz, ne de düşülecek bir yol kaldı bu diyarda. Bilirim ki intihar topyekün yasak. gözümün kılcalı kadar kıymettar. Kıyamet; göğüsleri kesilmiş bir kadın heykeli altında beyaban halde bir mezar. Ya Rab! Bilmek istiyorum, sonsuz olanı sonlu bir bilgiyle bilmek ne mümkün! Uyandır beni bu rüyadan."
《Karbân-ı aşk ıssız bir beyabandan geçer》 Karabân-ı aşk: Aşk kervanı Beyaban: Çöl
Sayfa 129Kitabı okudu
Reklam
Yine beyaban ve çoraklık gibi görünen köyün yolundan 9 Eylül sabahı Yahya Kemal'in "Türk atlıları" gibi şen geçtik. Güneş ovanın kırmızı, yeşil renkli yamaçlarında altın ışıklarıyla oynadı ve biz iki yüz genç atların nallarını şakırdatarak Sakarya'ya doğru ilerledik.
Sayfa 156 - Can Sanat YayınlarıKitabı okudu
Kendi feryâdımdır ancak ses veren feryâdıma… Kimseler yok, âşinâdan büsbütün hâlî diyâr. “Nerde yârânım ?” diyorken ben bülend âvâz ile, “Nerde yârânım?” diyor vâdî, beyâbân, kûhsâr.
Sayfa 138 - Hece YayınlarıKitabı okudu
LÜTFULLAH PAŞA KASRI TARİHİ
1 İşbu mevzi' bir 'inâyetlü vezîr-i 'âlî-şân Zaralı-zâde Lutfullâh Paşa zî-şân kasrıdır 2 Hûb hevâsı kim ferah bâd-ı sabâ her ân esüp Nâm u şânın getürür sanki Mesîhân kasrıdır 3 Her taraf revzenleri rûşen güşâde sînesi Def-i gam ârâm-ı dil çün işbu seyrân kasrıdır 4 Bir nice erbâb-ı isti'dâd ile meclis-nişîn Hûb-tekellüm hoş-nazar-gâh-ı beyâbân kasrıdır 5 N'eylesün fasl-ı bahârı böyle hûb u çâr-mekân Zevk-bahş-ı 'andelîb eyler gülistân kasrıdır 6 Zahın-ı gamdan ey şikest-dil râgıb-ı zâra şifâ Serseri geşt itme gel işte bu Lokmân kasrıdır 7 Böyle müstesnâ neşât-efzâ 'aceb hîç kande var Başka tarh olmış meger bu bâğ-ı cinân kasrıdır 8 Hâlî kılma Hâlikâ bünyâd-ı 'ömrin bâkî kıl Muktezâ-yı dehre hak râhı nümâyân kasrıdır 9 Rûhîyâ itmâmına tâm söyle târîh-i saray Bu ma'ârif-cây künc-i ehl-i ihsân kasrıdır
Sayfa 105Kitabı okudu
nerde..
Kendi feryâdımdır ancak ses veren feryâdıma… Kimseler yok, âşinâdan büsbütün hâlî diyâr. “Nerde yârânım ?” diyorken ben bülend âvâz ile, “Nerde yârânım?” diyor vâdî, beyâbân, kûhsâr.
Sayfa 138 - Hece YayınlarıKitabı okudu
Reklam
79 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.