beyza

Ben, birlikte kıyıya sürüklediğimiz kayıktan saflığımı ve sabrımı aldım tek kalanları kumsala göm sen de yaz boyunca nasılsa her keder eksilir kendini doldurarak sardunyalarla konuşarak çoğalttım aramızdaki ayrılığı sayarak çoğalttığım günleri tamamladım kirpiklerimin arasına çektiğim tülde yağmur durdu ve şimdi kış bitiyor oysa kimse yokmuş dışarda içim dışıma vuruyor sardunyalara su vermekle unutamadığımız şeymiş aşk: alnından bir günaydın gibi düşürdüğün sabah, sağ yanımda unuttuğun keder.
Reklam
Ezberlenecek hiçbir şey yok bu dünyada Kirletilmemiş bir bulut bile yok artık Böyle diyorsun her yolculuğa çıkışımda Yaşadığın kent de sana benziyor gitgide Ne zaman dönmeyi düşünsem yangın çıkıyor Ya da erteletiyorum biletimi son anda
Biliyorum ki bozukluk bağışlanır, sevilir bile İçinde bulunan herkesin ölmüş olduğu eski fotoğraflarda Ve Akdenize yelken basan kotralarda Kuytu mağaralarında Karadenizin Sessizlik ve görülmezlik bir büyük bahanedir.

Reader Follow Recommendations

See All
Sen bana elma yerdin eskiden Ben kocaman bir bardak su sana mutfaktan İki buğulu ağaç olalım, ben sana iki serin taş, demiştim, daha o zaman yan yana, ses veren, yağmur alan. Sen şimdi oradan, eteğimdeki taşları çatlatan sözcükleri getir, yan yana getir.
217 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.