Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Betül HASTİNGS

Betül HASTİNGS
@bhastings
Dehalar ölse de mısralar ihtiyarlamaz #81118372 #118967691 #91019454
Kaldırım Mühendisi
136 okur puanı
Temmuz 2020 tarihinde katıldı
Sabitlenmiş gönderi
Ümitsizlik diyarına gitme, ümitler var. Karanlığa varma, güneşler var.
Sayfa 57 - Beyit 724
Reklam
Bir Burun-yeni biri-yeni bir Burun." Ve neredeyse elle tutuabilecek somutlukta bir inilti sardı koğuşu. Burunlar, hapishane yerine akıl hastanelerinde çalışmayı seçen Askerlik Aleyhtarlarıydı*". Lee Miller uzun bir zaman önce, "Ah, şu askerlik aleyhtarları, onlardan nefret ediyorum. Askere gidip savaşmıyorlar, onun için de hükümet, Biz sizin burnunuzu sürtmesini biliriz! Ya hapishanede çalışırsınız ya da tımarhanede!" diyor," diyerek bu "Burun" lakabını uydurmuştu. Helene gülmüş, ardından başka bir hasta da, "Eh, onlar burun, biz de burnun sürtüldüğü şeyiz," demişti.
Sayfa 93
Betül HASTİNGS tekrar paylaştı.
Dönme, bir daha geri dönme Göz yaşlarımı silme Uzak dur! benden uzak Rüyalarıma girme Dönme, dönme, dönnme, bir daha geri dönnnme, dönme, dönme!

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bilmiyorduk!" diye bağırdı Esther. Doktor Esther'a baktı ve onun özenli, yumuşak görünümünün altında ne denli tutkulu ve coşkulu bir kişiliği olduğunu anladı/"O günlerde programlar, dadılar, kurallar tanrı buyruğu demekti. Her şeyin sterilize edildiği, mikroplardan ve değişikliklerden korku duyulduğu 'bilimsel' yaklaşımdı bu o sıralarda." "Çocuk odaları da hastane gibiydi. Hatırlıyorum," dedi doktor gülerek. Gülüşüyle Esther'ı rahatlatmaya çalışmıştı; haksız yere atılan tokatlara ve yanlış yönlendirilmiş uzmanların aşırı, işgüzarca yorumlarına yerinmenin dışında, her şey için çok geç kalınmıştı çünkü.
Sayfa 40
... Bir kamuflaj yöntemi de, bütün suçu bir başkasına yüklemektir. Böylece, başkalarının sana gerçekten yaptığı şeylerle ve senin kendine yaptığın, hâlâ da yapmakta olduğun şeylerle yüz yüze gelme zorunluluğundan kurtulmuş oluyorsun.
Sayfa 89
Reklam
ağlayan gözlerim kuru bir çöl sanki, yağmurlar yağmıyor artık içimi yakıyor bir güzel sevda bitti o gece o karanlık. ********** sorma nasılım diye, korkma unutmam diye, senden daha mutluyum, dert etme beni kendine. ********** sen istedin sevgilim, sonu böyle oldu, artık ne yapsan çaresiz, çok yalvarmıştım, bana inanmadın **mahkumsun yaşamaya bensiz.**
Cehennemin eşiğine gelmiş kişilerin şeytandan ödü kopuyordu; zaten cehennemin içinde olanlar içinse şeytan özel biri değildi, yalnızca başka biriydi, o kadar.
Sayfa 77
Bilsem hiç yapar mıydım o hataları?
"Bunda bizim payımız neydi acaba? Ne gibi korkunç hatalar yaptık?" diye sordu. "Ben bilmiyorum ki?" diye yanıtladı kocası. "Bilsem hiç yapar mıydım o hataları? İyi bir hayata benziyordu -iyi bir hayat yaşıyor gibiydi. Şimdiyse iyi olmadığını söylüyorlar. Sevgi ve konfor verdik ona. Hiçbir zaman soğuk ya da açlık tehdidiyle karşılaşmadı..."
Sayfa 30 - Metis Yayıncılık
"Hoş bir oda. Hiç - demir parmaklık yok." Esther bu sözleri söylerken, rahat ve sıradan bir şey söylüyormuş gibi görünmek için kendini öylesine zorlamıştı ki, doktor irkilir gibi oldu.
Sayfa 36
Deborah bir süre -Yeryüzü hesaplarına göre ne kadar olduğunu bilmiyordu- huzur içinde yaşadı.
Sayfa 22 - Metis Yayıncılık
Reklam
"Bir gün, hastalığın olduğu kadar sağlığın da nerede olduğunu bize gösterecek bir test yapmalıyız," demişti. Psikolog da, hipnotizma, amelty ve pentothal ile böyle bir bilginin daha kolay elde elde edilebileceği yanıtını vermişti ona. "Ben öyle düşünmüyorum," demişti Dr. Fried. "O gizli güç çok derinlerde saklı bir sır Gene de, eninde sonunda... eninde sonunda, tek yardımcımız o güç."
Sayfa 21 - Metis Yayıncılık
Betül HASTİNGS tekrar paylaştı.
Anlatsam anlamazlar yürekleri karalar Anlatsam anlamazlar alaca bulacalar Ağlamaya mecalim yok Bulutlar ağlasınlar
986 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.