“— Ruh bir şeyi incelemek için bazen görmenin, işitmenin ya da başka bir duyunun aracılığıyla bedeni kullanır, çünkü bir şeyi "bedenin aracılığıyla incelemek" aslında duyuların aracılığıyla incelemek anlamına gelir. Ruh bu durumda, beden tarafından aynı kalmayan şeylere doğru sürüklenir ve onlara temas ettiği için sağa sola savrulur, altüst olur ve sarhoş olmuş gibi başı döner. — Kesinlikle. — Oysa bir incelemeyi kendi başına yaptığında, her zaman var olan, arı, ölümsüz ve hiç değişmeden aynı kalan şeylere doğru yükselerek, herhangi bir engelle karşılaşmaması durumunda, onlara yakınlığı yüzünden hep yanlarında kalır. İşte o zaman sağa sola savrulması biter, o şeylerle temas ettiği için kimliğini hiç yitirmez ve onlarla birlikte hep aynı kalır. İşte ruhun bu hâline sağduyu denir.”
Sayfa 121 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
"Oysa ruh bir incelemeyi kendi başına yaptığında, her zaman var olan arı, ölümsüz ve hiç değişmeden aynı kalan şeylere doğru yükselerek, herhangi bir engelle karşılaşması durumunda onlara yakınlığı yüzünden hep yanlarında kalır. İşte o zaman sağa sola savrulması biter, o şeylerle temas ettiği için kimliğini hiç yitirmekte ve onlarla birlikte hep aynı kalır. İşte ruhun bu haline sağduyu denir."
Sayfa 121Kitabı okudu
Reklam
Üç tabur, ah üç tabur... Nebi Samoil siperlerinde Kudüs için kan döken Türk askerlerine bu kadarcık yardım edemiyoruz. O yıl Galiçya topraklarında dövüşmek için yirmi bin lüzumsuz Türk bulmuştuk. Bir yığın Anadolu çocuğunu, yurttan kopmuş, uzak Medine içinde, iskorpite ve çöle yediriyorduk. Bir sabah kumandanın odasına girdiğim zaman,
Ruh bir şeyi incelemek için bazen görmenin, işitmenin ya da başka bir duyunun aracılığıyla bedeni kullanır, çünkü bir şeyi "bedenin aracılığıyla incelemek" aslında duyuların aracılığıyla incelemek anlamına gelir. Ruh bu durumda, beden tarafından aynı kalmayan şeylere doğru sürüklenir ve onlara temas ettiği için sağa sola savrulur, altüst olur ve sarhoş olmuş gibi başı döner. Oysa bir incelemeyi kendi başına yaptığında, her zaman var olan, arı, ölümsüz ve hiç değişmeden aynı kalan şeylere doğru yükselerek, herhangi bir engelle karşılaşması durumunda, onlara yakınlığı yüzünden hep yanlarında kalır. İşte o zaman sağa sola savrulması biter, o şeylerle temas ettiği için kimliğini hiç yitirmez ve onlarla birlikte hep aynı kalır. İşte ruhun bu haline sağduyu denir.
Sayfa 121 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Sağduyu
Ruh bir şey indirmek için bazen görmenin, işitmenin ya da başka bir duyunun aracılığıyla bedeni kullanır çünkü bir şeyi "bedenin aracılığı ile incelemek" aslında duyguların aracılığı ile incelemek anlamına gelir.Ruh bu durumda, beden tarafından aynı kalmayan şeylere doğru sürüklenir ve onlara temas ettiği için sağa sola savrulur, altüst olur ve sarhoş olmuş gibi başı döner. Oysa bir incelemeyi kendi başına yaptığında her zaman var olan, arı, ölümsüz ve hiç değişmeden aynı kalan şeylere doğru yükselerek herhangi bir engelle karşılaşması durumunda onlara yakınlığı yüzünden hep yanlarında kalır. İşte o zaman sağa sola savrulması biter, o şeylere temas ettiği için kimliğini hiç yitirmez ve onlarla birlikte hep aynı kalır işte ruhun bu haline sağduyu denir.
Sayfa 121Kitabı okudu
Logos
Herakleitos her şeyden önce bir Logos'a inanıyordu. Kitabının ilk tümcesi, bütün olup bitenlerin seyrini belirlediğini söylediği bu Logos'un doğru oldugunu ya da ger- çekten var olduğunu agırbaşlı bir tonda ortaya koyar. Gigon'un da ileri sürdüğü gibi Logos'tan aynı anlamda söz eden diger fragmanların da kitabın giriş bölümüne
Sayfa 426Kitabı okudu
Reklam
28 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.