ölecektim.
öyle yaşlanıp elden ayaktan kesilince değil üstelik, bugün yarın. belki yeni bir mevsim göremeden, tek bir yeşil erik daha yiyemeden, kıymetli defterimin sonuna gelemeden... her an kapımı çalmasından çekindiğim arsız bir misafiri bekler gibi hazır olacaktım ölüm hazretlerinin teşrifine. içimden bir ses,
"buraya kadarmış Adalet" diye fısıldıyordu. ürperiyordum..