İnsan-Allah ilişkisi / Tasdik
Marifet, aklın eylemi iken tasdik, kalbin eylemidir. Akıl, bilgiye ulaşır ve onu kavrar; kalb ise o eylemin doğruluğunu tasdik eder. İnsanın Rabbi ile kuracağı ilişkinin sağlıklı olması aklın iknasına, kalbin ise teskiniyetinin tam anlamıyla oluşmasına bağlıdır. Tasdik olmadan, iman; iman olmadan da Allah (cc) ile ilişki kurulmuş olamaz. Bundan dolayı salt bilgi/marifet iman için yeterli değildir. Onun için Kur'ân bedevi arapların teslimiyetini iman diye kabul etmez. "Bedeviler: 'İman ettik!' dediler. De ki: Siz iman etmediniz fakat İslâm (teslim) oldunuz. Çünkü daha iman kalplerinize girmedi. "(29) 29: Hucurât 49/14
Sayfa 54 - Siyer
İman-Akıl-Bilgi İlişkisi
Anlamak için gerekli olan tasdik değil, ilgili konunun empatik kavrayışına ve bilgisine sahip olmaktır. Önemli olan peşin hüküm değil , bilgidir; yüzeysellik değil, hakikate yönelik açıklıktır ve ön yargılarımızı korumak değil eleştirel düşünceye açık olmaktır.
Reklam
Noel nedir?
Aralık ayının sonlarına doğru birçok ülkelerde bir bayram kutlanır. Buna bazı yerlerde Noel derler. Noel Baba'yı duymuşsunuzdur herhalde. Bazı ülkelerde ise buna 'Christmas' denir. Acaba bu bayramın gerçekten ne amaçla kutlandığını hiç düşündünüz mü? Bir açıdan diyebiliriz ki, bu bayram dinsel gelenek ve göreneklere dayanmaktadır,
_Az yemek, az uyku, az konuşmak ve herkesle düşüp kalkmamak. İşte doktora ihtiyaç olmaması için yapılması gerekenler bunlardır. _Az ye! Yedikten sonra hazmoluncaya kadar başka bir şey yeme! Zira şifa yemeğin hazmolunmasındadır. İnsanın sağlığını bozan yemek üzerine yemek yemektir. Tıp ilmi ki beyte sığdırılmıştır. Ve söylemenin güzeli de kısa
_Kadın olsam hayat kadını olurdum. _Bir çiçeğe konan kelebek olmaktansa, bir boka konan sinek olmayı tercih ederim. _Kelebeklerin ve arıların arzuladığı bir çiçek olmak varken, sinekleri cezbeden bir bok parçasıydım. _Beni soğuk, kibirli, ukala falan bulduysanız sizi sevmemişimdir. Sevdiğime kedi gibi olurum ben. _Yeterince dürüstsen, fazlasıyla
BABİL'İN DÜŞÜŞÜ
Vahiy 17:1-3 ve Vahiy 21:9-10'da sözü edilen iki kadından biri gelin, diğeri ise büyük fahişe olarak adlandırılır. Vahiy 17:1'de şöyle yazılıdır: "Yedi tası alan yedi melekten biri gelip benimle konuştu: “Gel!” dedi. “Sana engin suların kenarında oturan büyük fahişenin çarptırılacağı cezayı göstereyim." Vahiy 21:9'da
Sayfa 102 - AKARSU YAYINLARIKitabı okudu
Reklam
23 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.