_Din, yaygın bir tür ruh hastalığıdır; saplantı nevrozudur, çarpıtılmış masallardır, gerçeğin inkarı sonucu oluşan toz pembe yanılsamalar sistemidir, uydurmadır, hurafedir, putperestliktir. Bu putlar ise kendi fantezilerimizdir. Dine karşı olan şeye hakikat denir. Tanrı ise abartılmış bir baba figürüdür. _Din, ırkın karakteridir _Uygarlığı
İSLÂM'DA TAKLİD MESELESİ...
Ebubekir Sifil
Ebubekir Sifil
hocanın kaleminden (İnkişâf Dergisi, Ekim 2009) enfes bir yazı: - Modern zamanların modası hiç geçmeyen temel tartışma konularından birisi taklid meselesi. Kimilerinin, "bilgi çağı"na yakıştıramadığı için –kıvırcık saçlarını düzleştirmek uğruna kendisine en olmaz işkenceleri reva gören zenciler misali– "kendinden
Reklam
Kalb-i Selim 1
Rabbbimizin bizleri huzûr-i ilâhisine kabûl buyurması da ancak “kalb-i selîm” ile mümkündür. Kalb-i selîm, mâsivâdan arınmış ve mücellâ bir ayna gibi Hakk’ın cemâlî sıfatlarının tecellîgâhı hâline gelmiş bir kalbdir. Hak Teâlâ, kulunun kalbinde cemâlî sıfatlarının tecellîlerini görünce onu sever ve ondan razı olur. İşte böylesine kıymetli olan
288 syf.
·
Not rated
·
Read in 25 hours
“Yürü kardeşim! Ayaklarına bir kudus gücü gelsin! Nuri Pakdil” “Mescid-i Aksa’yı gördüm düşümde Götür müslümana selam diyordu Dayanamıyorum bu ayrılığa
Kudüs'ün Gizemli Tarihi
Kudüs'ün Gizemli TarihiPelin Çift · Destek Yayınları · 20161,228 okunma
376 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
spoiler “hâlâ mı erdem!” marquis de sade (marki dö sad), her şeyden önce önyargıya karşı savaşın onurlu, tutkulu, yılmaz ve sarsılmaz bir neferiydi. bu niteliğinden hareketle sade, onu okumadan önce önyargılarını bir kenara bırakmayanları, anlattığı öykülerdeki vahşet, derin şehvet duyguları ve sadizm unsurlarıyla egale etmeyi başaracağının
Justine
JustineMarquis de Sade · İthaki Yayınları · 2022294 okunma
Bilinmesi gereken yegâne şey...
Fakat onca ilme ve irfana rağmen, hâlâ mutsuz ve öfkeliydi. Çünkü bilmesi gereken asıl şeyi bilmiyordu. İşte bunun için, bir rahmet ile onun gönlüne susuzluk verilmişti. Adam da bu duyguyla, inzivaya çekildiği yerde bulunan derin kuyuya, su içmek için bir bakraç sarkıtmıştı. Ancak ne olduysa bundan sonra olmuş, münzevi ipi çektiği esnada, bakraçtaki suyun sathında kendi aksini görmüştü. Suyu değil, sanki kendi aksini içen adam, bütün ilmini unutmuş, ama sonuçta kendini bilmişti. Bu ise onun bilmesi gereken, zaten yegâne şeydi.
Sayfa 135 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
464 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 28 days
kelimelere hayat veren kadın
Nazan Bekiroğlu...... Kelimelere hayat veren kadın.... Kaleminde kendimi bulduğum ve her yazdığını içselleştirdiğim bir yazar. Çok etkilendiğim bir yazıyı okurken kendime şunu söylüyorum: " Yeryüzünde her insan aynı duyguları yaşıyor ama sanki tek biz yaşıyormuşuz gibi hissediyoruz çoğu zaman. Sadece bizim yaşadığımızı hissettiğimiz o derin
Yerli Yersiz Cümleler
Yerli Yersiz CümlelerNazan Bekiroğlu · Timaş Yayınları · 20171,370 okunma
Ufak bir Sorun!
Bazen çok fazla şeffaf olmakta problem teşkil ediyor. Ekseriyete nazaran fazla insani olan bu hal; yazıyla iletişim kurarken bilinmesi gereken başka hiçbir şey geriye bırakmamak suretiyle bütün perdeleri ortadan kaldırıyor. Bu epeyce sonradan edindiğim melekenin adeta suyunu çıkartmaya sanki yıllarca giyinerek eskittiğim bir hırkaya benziyor. Bu denli sarih davranmak kimine sıkıcı gelirken kimine harikulade bir yeti belki bir erdem olarak görünüyor. Bunu bir kazanım olarak görmek ve meram anlatma hassasiyeti bana kalırsa modern bir toplumun ferdiysek eğer yegane lüzum gerektiren bir ödevdi.
23 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.