Selamün aleyküm Ya Kitap ehli
İnsan inandığı gibi yaşamalı öyle değil mi? ya da biraz devrikleştirirsek inandığını yaşayana insan denir...
Bir sorumluluğunuz var, kısıtlı süreniz, dönüşü olmayan.
Elinizden geleni yapınca mesrur olacağınız ama gayretinizi esirgediğiniz de ise en bedbaht hâle düşeceğiniz...
Peki ya menfaatlere gelelim, sevgiyi
Hayat, bazen garip bir sancıyı da içinde barındırmaktı. (Bu sancı bir"bilinmezlik" miydi..) İçini belki seninle dengelemeyen bir güç gibi karşına çıkar, seni engellediği noktada huzurun, yaşlanmış bir duvar misali hale gelirdi..Neydi bizi bizden geri çeviren ki, ruhumuzun sınırlarını belirleyen.. bizi bizden koparan şey neydi... hangisi "sen" olandan bütün olmayı ayrıştırabilir ki...¿ 🎈
YouTube kitap kanalımda Hakkari'de Bir Mevsim kitabını önerdim: ytbe.one/b1teQgT1toE
Hakkari'de Bir Mevsim kitabına yapılan incelemeler benim için ikiye ayrılır: Öğretmenler tarafından yazılanlar ve öğretmen olmayan kişiler tarafından yazılanlar. Bu inceleme öğretmen olmayan bir kişinin bakış açısından yazılmıştır.
Yokuş aşağı
Serkan Karaismailoğlu' nun Kadın Beyni Erkek Beyni, Beyinde Ararken Bağırsakta Buldum dan sonraki üçüncü kitabı Pia Mater . İlk iki kitabını da büyük bir keyifle okuduktan sonra hayal kırıklığına uğramayacağım hususunda emindim. Bir farkla... Bu defa romandı okuyacağım. Nöro Roman...
Temmuzun ilk günlerinin ultra aktif geçmesi biraz canımı sıksa
Kitabı okumaya başlamadan önce kıtabın isminin "Tek Kanatlı Kuş" olması sebebiyle kitap ile ilgili bir sürü tahminlerde bulundum.
İlk tahminim; şayet benzetme yapmıyorsa gerçekten hikaye yaralı bulunan bir kuşun çevresinde geçen olay örgüsü,
İkinci tahminim; şayet mecazi ise tek kanatlı kuşların hiç bir zaman uçamayacagi için insan