Gizem

onunlayken zaman acımasızdı ve çabucak akıp gidiyordu.
Reklam
... Derda durdu. Anne de durdu. Derda konuştu. Anne duydu. "Ben ölüyüm! Bunu anlayabiliyor musun? Ölü! Sadece daha gömülmedim, o kadar." Anne güldü. Derda kısacık hayatında yaşadıklarını karşısındaki kadına anlatmanın mümkün olmadığını düşündüğünden sessiz kaldı ve yürümeye devam etti. ...
İtiraf edemiyordu ama, kurtulmayı istediği yoktu aslında. Umutsuz aşkının hasretine tutsak olmak, sızılı bir mutluluk hissi yaratıyordu içinde. Acı çekmekten şikâyetçi değildi, o acının sayesinde ayakta durduğunu ve hayata tutunabildiğini hissediyordu.
Sayfa 318Kitabı okudu

Reader Follow Recommendations

See All
Tutkulu, yakıcı aşklar, delice sevdalar ancak bir kez yaşanırdı. Tekrarı mümkün değildi. Ama ömür uzundu ve daha sakin, daha kendi halinde sevgilerle de sürüp gidebiliyordu.
Sayfa 305Kitabı okudu
Ömür boyu süren hasretler vardır Ne yaşarsa yaşasın Bir yanı eksik kalır insanın
Sayfa 250Kitabı okudu
Reklam
İçinde kopan fırtınaları paylaşma ihtiyacıyla yanıp tutuşsa da, ilk kez baş başa kaldığı birine yüreğini açabilir mi insan? Neden olmasın? Aralarında hiçbir bağ olmayan iki yabancının dertleşmesi, karşısındakine içini dökmesi çok daha kolaydır aslında. Kimse kimseye karışmaz bu geçici beraberlikte, şunu neden yaptın diye hesap sormaz. Suçlama, aşağılama kınama, sorgulama yoktur aralarında. Biri derdini anlatır, diğeri dinler. Anlatan hafifler ferahlar;dinleyen karşısındakinin ferahından payını alır.
Sayfa 245Kitabı okudu
... Evler de insanlar gibiydi. Issız ve kimsesiz kaldıklarında yıpranır, köhneleşir, kişiliklerini yitirirlerdi.
Sayfa 227Kitabı okudu
"Aleko gibi sen de vazgeçemezsin bu sevdadan. Ama ayrılık kaçınılmaz. Yüreğinde sürdüreceksin sevgini. O olmadan da onu sevmeyi öğreneceksin. Ateşten gömlektir ayrılık. Üzerine geçirdiklerinde sımsıkı sarınmaktan başka çaren yoktur."
Sayfa 182Kitabı okudu
İmkânsızlıkların farkında olsa da ümit etmekten vazgeçemiyordu insan.
Sayfa 204Kitabı okudu
... Oysa düşünmek, her zaman acı veren ağır bir iştir.
Reklam
... Sabaha güvenme! Güneşin kimler için doğacağını bugünden kestiremezsin...
Dünyaya yeni gelen her bebek bir umuttur Bebekler avuçlarında taşırlar umudu
HASRET mi, ÖLÜM mü deseler Ölümü seçerdi Tereddütsüz Hiç gözünü kırpmadan Ama ona soran olmadı ki...