544 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 5 days
Bu kitabın incelemesine geçmeden önce seri ile ilgili birkaç kelam etmek isterim. Geçen yıl, filminin çıkacağı haberiyle seriden haberdar olmuş, internette hakkındaki övgülere bakarak okuma listeme eklemiştim. Ardından filmin bu yıla ertelendiği haberiyle beraber okumaya ocak ayının ortalarında başlayıp filmin vizyona girişinden bir ay önce de kitapları bitirebildim. 3000 küsur sayfalık, hoş ve unutulmaz bir yolculuk gibiydi benim için. Seri aslında son kitabıyla bitmiyor, maalesef Frank Herbert'ın ölümü zorunlu bir son yapmaya neden oluyor. Gerçi insan toplulukları şu ya da bu evrende herhangi bir şekilde var olacakları müddetçe hikâyenin bitmeyeceğini biraz düşününce fark ettim. Kitaba dönecek olursam öncekilerle aynı üslupla hikâyeye devam ediyoruz. Kısaca Saygın Analar, Bene Gesseritlerin canına okuyor; Bene Gesseritler de Saygın Analara karşı üstünlük kurmaya çalışıyor. Bir önceki kitaba göre aksiyon az; diyalog ve düşünceler daha fazla. Sonraki kitap/lar için yapıldığı belli olan pek çok hazırlığı görebiliyoruz. Bu hazırlıkların nihayete eremeyişi son cümleyi okurken bende buruk bir vedaya neden oldu. Sanırım Frank Herbert'ın notlarından hareketle yazılmış devam niteliğinde kitaplar varmış, belki ileride bir göz atarım. Kitabın son kısmında eşinin ölümü üzerine yazdığı bir sonsöz bulunuyor. Umarım ikisi de gittikleri yerde mutludurlar. Son olarak çeviri için Dost Körpe'ye teşekkür ederim.
Dune Rahibeler Meclisi
Dune Rahibeler MeclisiFrank Herbert · İthaki Yayınları · 20201,580 okunma
Bilmiyor musun yoksa, herkesin en çok kimi gereksindiğini? Büyük emirler vereni. Büyük işler başarmak zordur: ama daha da zoru, büyük emirler vermektir. En bağışlanamaz yanın bu işte: gücün var ve hükmetmek istemiyorsun." - Ben de şu yanıtı verdim: "Aslanın sesi eksik bende, herkese emretmek için."
Sayfa 145 - En Sessiz SaatKitabı okudu
Reklam
Yoksa her şey ben olmadığım zaman, benim olmadığım yerlerde mi oluyordu ? İki saat sonra kalabalığın içinde, sinemadan bir dar sokağa çıkan sanki başka birisiydi. Düşünüyordu: "Çağımızda geçmiş yüzyılların bilmediği, kısa ömürlü bir yaratık yaşıyor. Sinemadan çıkmış insan. Gördüğü film ona bir şeyler yapmış. Salt çıkarını düşünen kişi
256 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 6 days
my heart's on fire for elvira
Evet, ilk incelemem! Mezopotamya'da Cinayet için de bir inceleme yazmıştım ama -neden olduğunu anlamadığım bir şekilde- taslaklardan silindi ve ben de bu kitapla başlamak istedim. Kitap, Melody Brooks adındaki fiziksel ve zihinsel engelli bir kızı anlatıyor. Onun gözünden. Fotografik bir hafızaya sahip ve bu onu çok zeki yapıyor lakin bunu kimse bilmiyor. Sonra okuldaki arkadaşlarından biri okula bir bilgisayar getirince onun aklına bir fikir geliyor ve onun için bir MediTalker alınıyor. Böylece Melody aklından geçen şeyleri söyleyebiliyor. Rose'un asla Melody'nin arkadaşı olmadığı ve sondaki ağlamasının tamamen sahte olduğu kanaatindeyim. Claire ve Molly biraz klişe karakterler ama her sınıfta 1 Molly ve 1 Claire canlısı bulunduğu için sorun etmedim. Maria (Melly-Belly diyen karakter) bana Punky'yi hatırlattı. O karakterde de Down Sendromu vardı. Ve H-5'teki diğer karakterler... hepsini ayrı ayrı sevdim. Kaynaşma sınıfındaki herkesten nefret ettim, biraz fazla klişeleşmiş karakterlerdi ve çoğu zorbaydı. Christine çok tatlı bir karakterdi bence. Penny de. Bayan V bana filmlerde veya dizilerdeki bilge teyzeleri anımsattı. Neyse işte, bu kadardı. Zaman ayırıp okuduğunuz için teşekkür ederim :-) <3 "Eyes that look like heaven, lips like sherry wine That girl can sure enough make my little light shine I get a funny feelin', up and down my spine 'Cause I know that my Elvira's mine"
İçimdeki Müzik
İçimdeki MüzikSharon M. Draper · Timaş Genç Yayınları · 202130.9k okunma
Bence bu hayatta ki en güzel şey ev temizliği ve yemek yapmak😂hiç bitmiyor sürekli yapmalısın seni ayakta ve hayatta tutan yegane şey🤣ve tabi ki başrol de domestos çamaşır suyu😂
528 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 11 days
Güneş doğudan yükselir
"Olimpos'un Babil Kulesi'ni ele geçirme ve alt etme kavgası." İskender Pala, muhteşem bir araştırma, zeka, emekle muhteşem bir esere daha imza atmış. Öyle bir merak kaplıyor ki insanı okurken, bütün dünya işlerini bırakıp kitabın içine girip kalmak istiyorsun. Öyle güzel bir anlatımı, betimlemesi var ki, siz de karakterlerle beraber Mezopotamya'yı adım adım geziyorsunuz. Örgütlerin içlerine giriyor çıkıyor, gizli toplantılarına gizlice şahitlik ediyorsunuz. Büyüleyici bir tamamlayıcılığı, detaycılığı, buram buram tarihi, analizleri olan kesinlikle okunulması gereken bir eser. Kitap, bir cinayetle başlayıp, binlerce yıl öncesine götürüp getiriyor bizi. Batının stratejileri, aşağılık kompleksi, Ortadoğu'nun kültürünün, huzurunun nasıl ne amaçla yok edildiği ve mükemmel bir Mezopotamya tarihi. Efsaneler, mitler, tanrılar, dinler, örgütler, örgütlerin altında ufak ama tehlikeli yapılanmalar, sümerler, babiller, akatlar, üç kitap, birçok peygamber, farklı kültürlerden karakterler. İnsan bilgiye doyuyor mu iyice acıkıyor mu bilemiyor! Bitmez ki anlat anlat, siz hemen okuyun bence!
Abum Rabum
Abum Rabumİskender Pala · Kapı Yayınları · 201810.1k okunma
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.