Yaşamak bir sanattır öyle ince eleyip sık durmalısın üzerinde, yaşamak Yaratan'ın sana lûtfettiği, bir imkanlar ve sınavlar zinciridir ve bu zincirin gayesi, onu yaşayanı yükseltmektir... Hani Aşık Veysel'ce dersek iki kapılı bir handa , yola düşmüş gidiyoruz, bu yola itina ile bakmak onu güzelleştirmek de elimizde, çirkin ayrık otları, taşlarla, aşılmaz engellerle doldurmak da elimizde. Evet bizim yaşantımız kim ne karışır böyle düşünmek çok kolaya kaçmak olur, çünkü bizzat sen yaparsın kendi yaşantını ve kendi yaptığını bizzat sen yaşarsın. Kur'an'da der ki: "Başınıza gelen her hangi bir müsibet, kendi ellerinizle işlediklerniz yüzündendir."
''Diyor ya Aşık Veysel, 'iki kapılı bir han' diye? Ondan cereyan yapıyor bu hayat! Onun için üşüyorum hep. Gideyim de kapatayım birini!''
Reklam
Ömer Hayyam ''Dinle bak, ne diyor bütün gün, akıl denen hoca; "hayat kısa insanoğlu. Kesildikçe biten otlar gibi yeşermeyeceksin bir daha..'' Okuyorum Aşık Veysel'in vokali ile İyi ki bu dünyadan bir Veysel geçmiş, aşık aşık...
YILLARCA ARADIM KENDİ KENDİMİ Yıllarca aradım kendi kendimi Hiçbir türlü bulamadım ben beni Hayal mıyım ürüya mı bilinmez Hiçbir türlü bulamadım ben beni İnsan mıyım mahluk muyum ot muyum Ekilir biçilir bir nebat mıyım Yoksa görünüşte bir sıfat mıyım Hiçbir türlü bulamadım ben beni Leyla mıyım Mecnun muyum çöl müyüm Arı mıyım çiçek miyim bal mıyım Köle miyim bir güzele kul muyum Hiçbir türlü bulamadım ben beni Varlığım yokluğum bir Veysel adım Gök kubbede kalacaktır ses kadim Elli üç yıl kendi kendim aradım Hiçbir türlü bulamadım ben beni
Sayfa 229Kitabı okudu
İlmek ilmek hep aşkı ördü Oysaki aşık Veysel kördü Uzun ince bir yolda o hiç Görmediklerimizi gördü……e.meral
104 syf.
9/10 puan verdi
Hakkında birçok şey yazıldı,çizildi hatta bir kesim birçok yönüyle Köy Enstitüleri'ni şehir efsanesi yapmaya kalktı. Kişisel fikrimi soracak olursanız: kesinlikle maddi ve manevi olarak arkasında durulması gereken bir projeydi. Burda salt ideoloji yarıştırmaktan özenle kaçınmamız gerekir. Bir başka söylemle, Finlandiya'yı Beyaz Zambaklar Ülkesi yapan Johan Vilhelm Snellman ve arkasındaki zümre ile aynı temel düşünceleri paylaşmaktadır Köy Enstitüleri. En belirgin fark ise - maalesef ki - Köy Enstitülerinin başarısız sonuçlanmasıdır. Can Dündar yerinde bir çalışmaya imza atmış, içinde geçen her bir karakterden ayrı ayrı sayfalar dolusu otobiyografi çıkabilir. Fotoğraflarla sayfaları süslemek projenin anlaşılması açısından çok yararlı olmuş. Son olarak objektif bir çalışmaya imza atan Can Dündar, sansür vurmadan,elekten geçirmeden projenin artılarını, eksilerini direkt okuyucuya aktarmış. Muhakkak ki hepsi birbirinden değerli lakin en etkilendiğim kısım Aşık Veysel ile ilgili olan pasajdır. Bahsi geçen türkü benim için ayrı bir anlam kazanmıştır. Tüm bu proje için başta Hasan Ali Yüce, İsmail Hakkı Tonguç olmak üzere daha nice isimsiz kahramanlara, böyle yürekli davranıp, hayıflanmayı bir kenara bırakarak bizzat ilk elden taşın altına el koydukları için derin saygı duyduğumu belirtmek isterim. Başarılı bir çalışma olmuş emeği geçenleri kutluyorum.
Köy Enstitüleri
Köy EnstitüleriCan Dündar · Can Yayınları · 2015354 okunma
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.