Azizim söylendiğin beden yorgunluğu nedir? Uyu verirsin geçer gider Sen hiç duyguların yorulduğunu duymadın mı? Bir özlemin çekile çekile lime lime olduğunu Bir sevginin itile itile yok olduğunu Bir öfkenin büyüdükçe patladığını Nefretin gittikçe toz olduğunu Ya da bir aşkın kül olduğunu Hiç duymadın mı? Duy istiyorum azizim duy Özlem de, sevgi de, öfke de, nefret de, aşk da birgün yorulur ve tükenir Lakin merhamet bakidir Hele ki insan olanda merhamet Telafuzu kolay, yükü ağırdır merhametin Her yüreğe sığmaz, acıdır ısdıraptır sonu İnsan yaratılanların en vahşisi olsa da En merhametlisidir aynı zamanda Bir yüreğe aşk düştü mü Sen o zaman gör merhameti azizim Bir damla göz yaşında insanın boğulduğunu Asık bir yüzün aslında cehennem olduğunu Kara bulutların gündüzü geceye çevirdiğini Sen o zaman gör azizim Yetmişe dayanmış yaşın Lakin bir merhamete baston tutmamışsın Bil isterim azizim bil
Ustam… Aklım firarda Gözbebeklerimde müebbet hüzün Dilimde ay kesiği bir yara Düşüm kırık dökük Umudumun boynu bükük Bir öksüzün omuzlarında sükut Yüreğim sana emanet ustam sıkı tut
Reklam
Şen Bilim
Bu boğucu, iç karartia havanın, yaşamın avuntusu çiydir. Şair, kendinin ar- dındadır, kendine varamamanın, kendine yalan söylemek zo runda oluşunun acısıyla, kendinin, kendisiyle aradığı hakikatin ardındadır. Hakikatin ardında, onunla sevişmek, onunla evlen- mek için. Ulaşamayacağını bile bile arayan: Delidir şair. Işıltılı. parlak, renkli
Beni anlamanı ve gerçekten içimdekini görmeni çok isterdim...
"Kimden ne gördün, ne duydun bilmiyorum. Eğer buradan başka bir yerde bir şey yazdığımı sanıyorsan büyük yanılıyorsun. Sadece bu platformda yazılarımın küçük bir kısmını, yalnızca bu hesaptan paylaşıyorum. Acaba düşünüyorum da en sonlarda acıyla ilgili uzun uzun yazıp sildiğim şeyler, travmalarını mı tetikledi? Kendine bir haksızlık olarak mı gördün bütün bunları bilmiyorum. Fakat orada bahsettiğim aşk acısını yaşayan bendim. Senin yaşadıklarını alaya alan veya anlamayan bir yan yoktu orada. Bilakis ben senin yaşadıklarını düşündüğümde sana büyük bir gönül borcu hissediyorum. Ayrıca ben bilmeni isterim ki ben orada oldukça samimiydim. Zira bana olan güvensizliğin, reddetmişliğin ve bir başkasından söz etmişliğin ne kadar zor biliyor musun? Söyle bunlar bana nasıl aşk acısı çektirmesin? Seni bu kadar çok severken nasıl aşk acısı çekmeyeyim? Sana ulaşmak varken uzaktan sevmek ne kadar zor bilmiyorsun, anlamıyorsun, yıllarca da anlamamışsın..." (Jack Brighty'den)
Geceye bir şiir bırakalım..
Rüzgâr mı dedim.. İsterim ki saçların dağılsın. Gece mi dedim.. Hemen düşüncelere dalmalısın. Aşk der demez Kalbin hızlı çarpmalı. Sabah, dememe kalmadan Uyanmalısın.
Özdemir Asaf
Özdemir Asaf
Öldükten sonra bile sevdiğine sevgisini ifade eden o aşkın hikayesi: “Adam her evlilik yıl dönümünde eşine bir buket kırmızı gül gönderir. Bu taa ki adam ölünceye kadar devam eder. Ve bir gün adam ölür. Cenaze töreni yapılır taziyeler dilenir ve kadın bir başına yıllardır hayatı paylaştığı arkadaşı eşi sevgilisi olmadan evine döner. Neredeyse her
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.