İşte bu yüzdendir ki beş elementten hiçbiri diğerine baskın değildir, dört mevsimden hiçbiri kalıcı değildir, günün kısası uzunu vardır, ay bir doğar bir batar.
Doğar bir ay, gümüş rengi
Dağın yemyeşil tepesinde
Şarkılarla çınlar âşığın dili
Sevdiğinin penceresinde
Sevdalı bir ezgidir söylediği
Ağlatır gitarını yine
Aşkınadır bütün nağmeleri
Gönlünden neler geçerse...
RÜYA
Bir misafiri var Şeyh Edebali'nin
Öyle bir misafir ki ümidi olacak ümmetin
Hoş sohbetiyle ağırlıyor Besliyor gönlünü
Huzurundan ayrılamıyor dinleyen onu
Vakit gece olmuştur
Misafirin odası hazırlanmıştır
Bir karyola ve karşına kuran koyulmuştur
Kuranın önünde uzanamaz genç
Rahleyi indirir okur sabah namazına dek
Bir ara süzülür