İnsanın cehaletini, kaderini ve denizin üzerinde durduğumuz toprağı aşındırdığını gördüğü yerden, ki eğer bu konuda dikkatini dağıtmadan düşünebilseydi bir yerlere varabilirdi, döndü ve o anda ilgilenmekte olduğu bu görkemli temaya kıyasla öyle küçük ve önemsiz olan şeylerde teselli buldu ki, sanki dürüst bir insan için bu ıstırap dünyasında mutlu yakalanmak en aşağılık suçmuş gibi, bu rahatlığı elinin tersiyle itip küçültmek geçti içinden.