Selâm
Hani beyazlığı hep temiz sayfa açmak , hayatımıza yeni bir başlangıç yapmak gibi cümlelerle kullanırız ya , işte o beyazlık bu defa her yeni doğana umut olarak karardı gitti .
Bir asker beyazlık içinde kaybolurken , sonradan dünyaya gelecek olanlar o beyazlığı doya doya yaşayıp kart postallara alıp heves içinde resimlerini çekti paylaştı .
Peki bunun geçmişini hiç merak etti mi ?
Kitabı elime aldığımda bir gerçekliğin detaylarını bu kadar hüzünle okuyacağım aklıma gelmemişti. Şuan ki aldığım nefese , yaşadığım ülkeme , yediğim ekmeğe içtiğim suya ne kadar şükür etsem az kalır .
Faik çavuşum ve ziver bey bizlere öyle güzel gösterdi ki insanlığı , hangi birini anlatıp , hangi birine üzülüp, hangi birine yer versem bilemedim . Yaşadıkları hiç kolay şeyler değildi , hemde hiç ...
Beyaz hüznün içinde yitip giden yiğitlerimiz aç karnına , yalın ayak sayılacak bir ayakkabı ile sırtlarında kaput olmadan vatanı korumak kollamak için sadece Rus ile değil hayat ile de büyük bir savaşın içine girdiler . Yollarda yitip giden sadece kendileri değildi , hayalleri , umutları , sevdaları da onlarla birlikte eriyip gitti .
Bazen bazı gerçekleri okumak şuan ki şartlarda özelikle de , masal gibi gelir . AMA BUNLAR GERÇEK . DÜŞÜNEREK , YAŞAYARAK , ANLAYARAK VE ŞÜKÜR EDEREK OKUYALIM .
Kitapla ilgili çok şey söylenebilir ama Sarıkamış ile ilgili söylenecek cümleler boğazında takılı kalıyor insanın . Söyleyeceğim şey ise sadece
Aziz şehitlerimizi rahmetle anıyorum olurdu .
Okudum ve mutlaka herkesin de okumasını tavsiye ediyorum.
İyi okumalar ve mutlaka okuyun ☆☆☆☆☆