bir gün susuşlarımı toplayıp gelsem kapına ne çok seni konuştuğumu anlarsın
'Dünyadan bezginliğim dünyalar kadar eski'
Bir karanlık geliyor yokluğunun ardından Ne zaman güneş batsa bu son gecem diyorum Vazgeç yalan dünyanın köhne saltanatından Yetişir bunca keder, bunca elem diyorum Her şey sağır içimde ne şiir ne musiki Dünyadan bezginliğim dünyalar kadar eski Öylesine çözülmüş, öyle dağılmışım ki Bu ne bitmez ayrılık bu ne özlem diyorum Beni çağırdığını bir defa duyabilsem Avuçlarımda ateş, yorgun gözlerimde nem Aşarak denizleri bir gün kapına gelsem Başımı duvarlara vurup ölsem diyorum.
Ümit Yaşar Oğuzcan
Ümit Yaşar Oğuzcan
Reklam
Ümit Yaşar Oğuzcan
"Aşarak denizleri bir gün kapına gelsem, başımı duvarlara vurup ölsem diyorum..."
Vazgeç yalan dünyanın köhne saltanatından Yetişir bunca keder, bunca elem diyorum. Her şey sağır içimde ne şiir ne musiki Dünyadan bezginliğim dünyalar kadar eski Öylesine çözülmüş, öyle dağılmışım ki Bu ne bitmez ayrılık, bu ne özlem diyorum. Beni çağırdığını bir defa duyabilsem Avuçlarımda ateş, yorgun gözlerimde nem Aşarak denizleri bir gün kapına gelsem Başımı duvarlara vurup ölsem diyorum.
Ümit Yaşar Oğuzcan
Ümit Yaşar Oğuzcan
Ümit Yaşar Oğuzcan
Beni çağırdığını bir defa duyabilsem. Avuçlarımda ateş, yorgun gözlerimde nem. Aşarak denizleri bir gün kapına gelsem. Başımı duvarlara vurup ölsem diyorum..
Hafif acılar konuşabilir ama derin acılar dilsizdir. Bir gün susuşlarımı toplayıp gelsem kapına, ne çok seni konuştuğumu anlardın.
Reklam
73 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.