"Bir derviş hikâyesi vardır. Horasan'dan Anadolu'ya bir derviş gelir, amacı kendisine dergâh bulmaktır.Sivas yöresinde bir dergâhın kapısına vurur.Tak.Tak.Tak... O esnada mürşit sohbettedir talebeleri ile. Henüz kapı açılmadan kapıya doğru giden talebesine seslenir. 'Evlat dur hele. Kapıda bir derviş var, kapıyı vurma
Sayfa 178Kitabı okudu
Sonu olan bu âlemde sonsuzluğun yolcusu olan insan, arzımızın bu yalnız yolcusu, burada bir muamma olan hayatına bir hikmet, kendine dost, düşüncesine destek bulabilmek için sonsuzluğa sığınmak mecburiyetindedir...
Sonu olan varlıklar, sonsuzluğa dayanarak düşünmekle anlaşılıyorlar.Kitabı okuyor
Reklam
Ufuklardan ufuklara ordu ordu köpüklü mor dalgalar koşuyordu; Hazer rüzgarların dilini konuşuyor balam, konuşup coşuyordu! Kim demiş "çört vazmi!" Hazer ölü bir göle benzer! Uçsuz bucaksız başı boş tuzlu bir sudur Hazer! Hazerde dost gezer, e.....y!.. düşman gezerl
Mavi mavi gülüyordu. Bu gülüş kesinlikle bir çocuğu hatırlatıyor... Temiz, taze, sıhhatli ve dost!
Bir insanla dost olduğunuzu ne zaman anlarsınız?
Sayfa 172 - Destek Yayınları
İstanbul'da yirmi bine yakın hemşehrilerimi, –hammal ve gâfil ve safdil olduklarından– bazı particiler onları iğfal ile vilâyât-ı şarkiyyeyi lekedar etmelerinden korktum. Ve hammalların umum yerlerini ve kahvelerini gezdim. Geçen sene anlayacakları suretle meşrutiyeti onlara telkin ettim. Şu mealde: "İstibdat, zulüm ve tahakkümdür. Meşrutiyet, adalet ve şeriattır. Padişah, Peygamberimizin emrine itaat etse ve yoluna gitse halifedir. Biz de ona itaat edeceğiz. Yoksa, Peygambere tâbi olmayıp zulüm edenler, padişah da olsalar haydutturlar. Bizim düşmanımız cehalet, zaruret, ihtilaftır. Bu üç düşmana karşı; san'at, marifet, ittifak silâhıyla cihad edeceğiz. Ve bizi bir cihette teyakkuza ve terakkiye sevkeden hakikî kardeşlerimiz Türklerle ve komşularımızla dost olup el ele vereceğiz. Zira husûmette fenalık var, husûmete vaktimiz yoktur. Hükûmetin işine karışmayacağız. Zira, hikmet-i hükûmeti bilmiyoruz..." İşte o hammalların, Avusturya'ya karşı –benim gibi bütün Avrupa'ya karşı– boykotları ve en müşevveş ve heyecanlı zamanlarda âkılane hareketlerinde bu nasihatın tesiri olmuştur. Padişaha karşı irtibatlarını ta'dil etmeye ve boykotajlarla Avrupa'ya karşı harb-i iktisadî açmağa sebebiyet verdiğimden, demek cinayet ettim ki, bu belaya düştüm!.. Divan-ı Harb-i Örfî
Sayfa 15 - RnkKitabı okuyor
Reklam
676 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.