Ama hâlâ dün gibi aklımda, sevgilim, hatta günü ve saati de, kendimi ne zaman tüm ruhumla ve ebedi olarak sende kaybettiğimi anımsıyorum.
Sayfa 18
'- "Seni ilk defa gördüğüm günü hayır hatta saati bile bugünmüş gibi hatırlıyorum ve nasıl hatırlamayayım ki benim için dünya (hayat) ilk o zaman başlamıştı." #senidüşünmek 21'
Reklam
damien rice - cheers darlin
Damien abimiz sürekli takıldığı barda bir kadınla çarpışır, bu sefer elindeki kitapları düşürme durumu yok, sadece özür dilemek babında bir içki ısmarlamak ister. Birer kadeh şarap içerler. İlk kadehler bittiğinde kadın kalkmak ile kalkmamak arasındayken Damien bir kadeh daha ısmarlamak ister, kadın kem küm içinde kabul eder, derken muhabbet
Kadın ve Doğa…. Anlıyordum ki, yanı başımda, başkaları gibi doğadan ayrılmış olmayan, ateşler içindeki dünyanın, içinde kavrulduğu aynı ateşle yanan biri daha vardı ve istiyordum ki bizi birleştiren bu bağlantıyı o da bilsin, anlasın. Ona “Benim buradaki varlığımı duy! Beni anla! Ben de senin gibi uyanığım; ben de acı çekmekteyim! Bunu hisset!” diye haykırmak istiyordum.
687 syf.
·
Not rated
·
Read in 34 days
Herkesin içinde bir Raskolnikov vardır!
Dünya edebiyatında çok önemli bir yere sahip olan Suç ve Ceza romanı,
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
'nin yazmış olduğu ilk büyük Rus klasiğidir. Bu eser bir çok bilim alanında özellikle psikoloji anlanında referans olarak gösterilmiştir.
Suç ve Ceza
Suç ve Ceza
romanında Petersbug'da hukuk okuyan geç bir adamın buhranlı hikayesini anlatır. Baş kahramanımız Raskolnikov
Suç ve Ceza
Suç ve CezaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022159.4k okunma
Reklam
Onu sekiz geçtiğinde
Pardon saat kaç diye sordum yanımda otobüs bekleyen kadına. Onu on geçiyor dedi. Teşekkürler dedim.  Arkamı dönüp omzuma çapraz olarak taktığım çantamdan telefonumu çıkarıp çaktırmadan saate baktım. Hayır onu on geçmiyordu. Onu sekiz geçiyordu. On demek sekiz demekten daha mı kolaydı? Neden hep sayıları yuvarlayarak söyleriz ki? Altı geçseydi beş
herkes işinin hallolacağına bakıyor Yanıyorum yanıyorum da herkes yanarken elime avucumdakine bakıyor ziyan olacağına bende dursun bu diyor ben uyurken hep çekmecelerim karıştırılıyor Kadının birinin eli cebimde kalmış elini usulca çekip burada kalabilir dolabıma eşyalarını koyabilirsin diyorum. o da benim gibi çalışırken uyuyakalanlardan
Yaşlanmak demek artık geçmişten daha fazla korkmamak demek..
71 syf.
·
Not rated
Zweig yine bildiğimiz gibi :)
Bir kadının 24 saati daha ne kadar derin anlatılabilirdi? 24 saate düşünemeyeceğimiz kadar ruhsal devinim sığdırmayı olağanüstü bir şekilde başarabilen adam bu Zweig. Biz fani insanlar olarak günün yarısını yatmakla geçirdiğimiz sürece Zweig medeniyetleri seviyesine ulaşamayız muhtemelen. Kendisine ait 2021 yılında okuduğum 3. kitap. Bu parçalarım, Zweig’ın kitaplarını o kadar iyi anlayabilmemi sağlıyor ki adeta yaşıyorum onları. Zweig’in çarpıcı bir kitabı. Beklediğimden çok daha iyi çıktı. Kendisinin daha çok okunan bazı kitaplarından daha okunası bulduğumu söyleyebilirim. Kitapta ‘’eller’’ in yapısı ve hareketleri ile kişilik arasında bağlantı kurduğu bir bölüm var. Bunun üzerine geçtiğimiz günlerde çok kıymetli Felsefe hocam ile konuştuğumuz ”Avuç içi tepelerinin ismini Aristo ve öğrenceleri belirlemiştir.” Konulu başlığı tekrar bu kitabı hatırlamış olmam yine mistik sarstı beni. Çünkü Aristo da tıpkı “ tüm organların organı, tüm pasif sistemin aktif faili ellerimizdir.” Diyor. (Bunun çalışmasını geniş bir zamanda tekrar masaya yatırırız:) Ve benim hep söylediğim bir söz; Kim ne derse desin, nasıl düşünürse düşünsün. Kitapların farklı bir mistik olayı var. Kütüphanemizde duran bazı kitapların yaşadığımız herhangi bir olaydan bağımsız okumaya başlamamız, yaşamış olduğumuz olayların tezahür etmesi arasında gibi mistik bir olay. O vakit insanlar biraz kütüphanesi kadar var. Yani kişi kütüphanesi kadar mı yaşar?
Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört Saat
Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört SaatStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020126.8k okunma
Reklam
Ama zaman her şeyin ilacıdır ve yaş, tüm duygularımızın değerini düşürme gücüne sahiptir.
Bir kadının kalbi her şeyi kelimeler olmadan dahi bilir
fakat ben, ah evet, ben her ayrıntıyı tutkuyla hatırlıyorum, senden söz edildiğini ilk defa duyduğum, seni ilk defa gördüğüm günü, hayır, hatta saati bile bugünmüş gibi hatırlıyorum, ve nasıl hatırlamayayım ki, benim için dünya (hayat) ilk o zaman başlamıştı.
BEYAZ LÂLE Hudutta bozulan ordu iki günden beri Serez’den geçiyordu. Hava serin ve güzeldi. Ilık bir sonbahar güneşi, boş, çimensiz tarlaları, üzerinde henüz taze ve korkak izler duran geniş yolları parlatıyordu. Bu gelenler, gidenlere hiç benzemiyorlardı. Bunlar adeta ürkütülmüş bir hayvan sürüsüydü. Hepsinin tıraşları uzamış, yüzleri pis ve
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.