Abdulkadir Çelebioğlu
Abdulkadir Çelebioğlu
aynı yorumu tekrar buraya yazıyorum öyle silip engellemekle ve yaldızlı sözler ile insanları sapıklığa sürüklemeyin. Risale-i Nuru bir siz okudunuz zaten başka hiç kimse okumadı ve herkez cahil. Ayrıca öyle gözüküyor ki sizde Risale-i Nur okumaktan Kur'an ve hadisleri anlayamamış sınız. Ayrıca harici ve tekfirci
. ÖLÜMDEN KORKAN ZAVALI Doğrular doğru görünen yüzleri çevirdi Kendini düşündü ALLAH dinini geri itti Yergök malmük evlatların sahibi kimdi İslam'yetim öksüz'kaldı saldıran'kafirdi Bin yıl islamı toprağında ne canlar gitti Tiyatro sinama ALLAH şanı ağza dizdi Şarkı müzik ALLAH'hı pis pestelere itti Müslüman sanatcıların
Reklam
ŞAFAĞA GÖZ KIRPAN ÖYKÜLER 24 İlk annemi keşfettim kadın olarak. Doğunun bütün feodalliğini omuzlarında taşıyordu. Bir gün bile yorulmadı. Bir gün bile ah! İşitmedim sesinde. Hiç şiir okumadı ama hayatı şiir dizeleri kadar gerçekti. Babam bir tek gün ona çay doldursaydı ömrü uzayacaktı belki de. Gittiği gün feodalliği alamadı yanına. Başka kadınların omuzlarına aktı usulca. Mahalle kızlarını, ablalarımı, kız kardeşlerimi tanıdım sonra. Omuzları annemin omuzlarına benziyordu. Acıyı ve kadın olma yükünü taşısınlar diye genişti omuzları. Ders boykotlarında çekingen kız arkadaşlarımı tanıdım sonra. Ağızlarında çıkan ürkek sözlerin doğallığı, hayatlarının özetiydi adeta. Onların da geniş omuzları vardı. Yaz tatillerinde bir tek kişi çay doldurmadı onlara. Okumak, yazgıyı hahifletmiyordu yazık ki. Uğruna uykusuz kaldığım kadınlar da tanıdım. Uğruna şiir, öykü yazdığım, uğruna hayal kurduğum... Papatyaları seven, fesleğen kokan, şiirin mısaralarından doğan kadınlar.. Kimi zaman kutsal, kimi zaman dost, kimi zaman bir yoldaş, kimi zaman şehvetle sevdim. Esmer bir yüze vurulduğumda, hayat nedir? sorusunu yırtıp çöpe attım. Hayat kadındı çünkü. Bizler ise hayata tutunmaya çalışanlar.. Anladım ki, kadınlar bir ülkenin coğrafyası gibiydi. Keşfettikçe tanıdığın, tanıdıkça hoşlandığın , hoşlandıkça sevdiğin... Her kadının yüzünde bir tanrıça kutsallığı vardı. Bazı kadınların kendisi tanrıçaydı. Ve onların da omuzları genişti, annemin omuzlarına benzeyen.... 22.07.2020 muhtesim (SOKAKŞAİRİ)
Bu yazıyı okuyan kişi; Hayat sana hep sağlam kazıklar attı, az güldün, az ağladın, çok biriktin... kalbin kırıldı ama ayakta kaldın.. Lisede bir kaç derste başarısız oldun ama mezun oldun.. başvurduğun ilk iş yeri senin başvuru formanı bile okumadı ama vazgeçmedin. Ailenle zor zamanlar atlattın atlatıyorsun... herkes boktan saadetinden bahsederken kin tutup onlara kırılmadın.. En yakın arkadaşların seni hayal kırıklığına uğrattı üzüldün ama yeni insanlar tanımaktan korkmadın. Onları sevdin,onları sevdin acının sonunda gelen mutluluğu sevdin.. kendini de sev... sen güçlüsün çünkü bir kere yaptın, bir kere daha yapabilirsin..' BEYZA ALKOÇ
ABD’Lİ TARİHÇİ GROVER FURR: STALİN BİR ‘DİKTATÖR’ DEĞİLDİ
ABD’Lİ TARİHÇİ GROVER FURR: STALİN BİR ‘DİKTATÖR’ DEĞİLDİ -EKİM KILIÇ- Sovyetler Birliği üzerine araştırma yapan ABD’li Tarihçi Grover Furr ile SSCB önderi Joseph Stalin hakkındaki iddiaları konuştuk. Sovyetler Birliği üzerine araştırma yapan ABD’li Tarihçi ve Montclair Devlet Üniversitesi Orta Çağ İngilizce Edebiyatı Bölümü Öğretim