Ama iyi düşünmek için esasen yalnız kalmak gerekir. Bu temel şarttır, yalnız kalmayı bilmek gerekir. Yalnız kalmayı bilmeyen milletlerden fazla bir şey çıkmaz. Mesela iyi bir düşünür çıkmaz.
Maalesef biz Türklerin böyle bir kabiliyeti yok, bu yüzden de bizden iyi düşünür pek çıkmıyor. Aptal olduğumuz için mi? Estağfurullah. Ama şu var; Türk yalnız kalamaz, milletimizde böyle bir huy yoktur. Beraber ders çalışır, beraber yazı yazar, beraber gezmeye gider, beraber aylaklık eder. Türkler sinemaya bile tek gitmez; yalnız kalmayı bilmez, sevmez. Yalnız olmamanın getirdiği garantiye, yani tehlikeden uzak yaşamanın konforuna güvenir. Ama işte bu garanti de yaratıcılığı sakatlar, iş çıkarma kabiliyetini azaltır.
Bugün her zamankinden daha fazla ve daha kararlı bir biçimde herhangi bir Tanrı'nın var olmadığına inandığım gibi herhangi bir biçimde gelecek bir hayatın da mümkün olmadığını düşünüyorum.
"Hayalini kurduğumuz ömür, her an bitebilir. Yaşlılığın son zamanında güç tükenmesiyle ölümü beklemek, ömrünüze böyle bir son düşünmek, ne basit bir hayal."
Aşkın uzun soluklu dostluk ve flörtten doğduğunu düşünmek yanlıştır. Aşk, ruhsal uyum meyvesidir ve bu meyve hemen ortaya çıkmazsa yıllarca hatta bir ömür boyu ortaya çıkmayacaktır.