Yasak aşk
Bu şiir, aşık olan insanların şiiri. O şiir, aşkın zamanını kıranların şiiri. Şu şiir, tabuları yıkanların şiiri. Bu şiir, aşıkların manifestosu. ----- Söylesene aşkımızın rengi neydi Güneş mi toprak mı ay mı Toprağı severken güneşe aşık oldum Yasak aşk dedi insanlar buna Bırak ne derlerse desinler Bu dünyaya mutluluk için gelmedik
Herkesin gittiği yoldan gitmek kolay ama bir o kadar zordu, Kolaydı çünkü keyfini,zevkini,şahsi menfaatini düşünmek gerekiyordu. Zordu çünkü keyfin,zevkin,"kutsal konforun" bozulmaması için haksızlığa,zulme susmak gerekiyordu, İçinde vicdanın depreşirken etrafındakilerin dünyayı sen mi kurtaracaksın söylemlerine kafa sallamak gerekiyordu. Tabi birde ölüm vardı. Herkesin uğrayacağı ama bir o kadarda unuttuğu hem başlangıç hemde bitiş çizgisi, Her güneş battığında içindeki bir sesin hatırlattığı, Ömür takviminden bir yaprak daha koptu elinde ne kaldı diye soran kaynağını bilmediğin ama içinde yakılanan iliklerine kadar sızan o ses, Sonra Cenab-ı Allah,hidayeti nasip etti. Daha hidayet kelimesinin anlamını dahi bilmezken. Karanlıklar içinde boğuşurken, Bir aydınlığa kavuşmak nasip oldu. Meğersem o zifiri karanlık Bu hidayet aydınlığın kıymetini bilmek içinmiş.
Reklam
Dialog Türkce
Dialog Nasıl net gözlem yapa biliriz? Olanları bir birinden nasıl ayıra biliriz? Doğru,yanlış nasıl kolay anlarız? Nasıl nura ulaşıb yalnışdan arınırız? Derler insan çözülmez kutu bağlı. Açılmaz bu kutunun hiç bir zaman sırları.
"Bence bir konuşmayı dinleyen insanlar esas olarak şunlara bakarlar:
1) Anlattığın şeyleri gerçekten iyi bilip bilmediğine, anlattığın konulara hakim olup olmadığına; 2) anlattığın şeylere senin kendinin gerçekten inanıp inanmadığına, 3) hoşlarına giden şeyler söylemediğin durumda da niyetinin ne olduğuna, yani amacının kendilerine hakaret etmek, kendilerini incitmek mi yoksa gerçekten doğru olduğunu düşündüğün bir şeyi kendilerine aktarmak mı olduğuna" Ahmet Arslan, Bir Ömür Düşünmek, s. 249.
Bir Şeyi Sahiplendikçe Onunla Çatışma Oranı da Artar
Çok seversin, hani öyle böyle değil, bildiğin sırılsıklam... Sevince, çok sevince ortaya çıkar bu durum. Kaybetmek istemezsin, en lanetli rüyaları görürsün uğruna, dua edersin bir ömür beraber olmak için. Sevmek uğruna kendine hâkim olamazsın, zihnin ve duygularına hâkim olamazsın, daha çok sahiplenmek, daha çok bağlanmak, daha çok yakın olmak istersin. Sen istedikçe bir şeyler yolunda gitmez, ilişki rayından çıkar. Saçmalamaya başlarsın, hak iddia edersin, kıskanırsın. Sonra daha çok sahiplenmek istersin. Artık kısırdöngü halini alır bu olay, yaptıkça kötü olur, kötü olduğunu gördükçe yaparsın. Onu ortadan kaldırmak istersin, ama yapamazsın. Her şeyiyle seni hissetmediğini düşünmek seni daha kötü yapar. Yapsan da yapmasan da işin içinden çıkılmaz bir sonuç ortaya çıkar. Son anda kazandığın şey, sana boyun eğmiş bir sevgili ya da sana veda etmiş bir sevgili olur. Şair de söylemiş zamanında: Çok sevmeyeceksin mesela. O daha az severse kırılırsın
Hatıralar içinde taşıdığı anlamla özeldir
Telefonumun notlar kısmına bazı tarihleri not düşmüşüm. Heyecanlandığım, sevindiğim, üzüldüğüm, unutulmamaya değer gördüğüm, önemli bulduğum günlerdi bu günler. Ama şimdi baktığımda pek de anlamı yoktu, o günlerde unutmamak için yazdığım şeyi şimdi okuyarak hatırladım yani unutmuştum, değerini kaybetmiş zihnimde ve sildim o tarihleri. İnsan için o an çok önemli gelen belki düşünmekten uyutmayan, güldüren ya da ağlatan şeyler üstünden zaman geçtiğinde ne kadar basitleşiyormuş meğerse. O tarihleri sildim çünkü ne önemi vardı tarihlerin, insanın ne yaşadığı ve yaşadığından ne kazandığıydı önemli olan. Ben o hatıraları belki yine hatırlayacağım ara sıra ama hangi tarihte olduğunu değil bende ne iz bıraktığını iyi veya kötü ne ders aldığımı. Gördüm ki insan için önemli olan şeyler zamanla değişiyor bu yüzden önemli olan şey zamandır belki de. Şimdi düşündüğüm, dertlendiğim meseleler o tarihlerden çok farklı ama ben hep benim. Hepsi iyi ki yaşandı yaşanmalıydı belli ki ve önümde yaşanacak daha niceleri... Bir şeyleri kafanıza takmayın demiyorum bazen üzülmek de lazım düşünmek de ama yarın öbür gün sadece bir hatıra kalacak şeyler için kendinizi yıpratıp düşürmeyin. Müslüman ümitsizliğe düşmez, Allahın rahmetinden emin olur. Bir ömür yaşadığım, yaşayacağım her şeyin değerini, anlamını bilmenin, imtihan ise kazanmanın ve yolumun taşlarını güzelliklerle, Allah'ın rızasıyla, imanla, ahlakla, ilimle ve niceleri ile dizmenin nasip olması duasıyla. 🤲🏻🌷
Reklam
Müslümanca düşünmeyi yeniden keşfetmek
1000kitap.com/yazar/celal-fed... Türkiye’de İslamcılar, Batılıların, Müslümanca düşünme ve yaşamayı siyasî bir proje olarak resmedip insanların ondan uzak durmalarına bir çözüm üretemediler. Bu nedenle de dünya üzerinde hakkını aramak için mücadele eden her Müslüman, ‘cihatçı’ olarak resmedilip yaftalandı. ‘Cihatçı’ dediklerini
Yasak aşk
Söylesene aşkımızın rengi neydi Güneş mi toprak mı ay mı Toprağı severken güneşe aşık oldum Yasak aşk dedi insanlar buna bırak ne derlerse desinler Bilmiyorlar ki mezarlıklar mutsuz aşık insanlarla dolu Hem dünyaya mutluluk için gelmedik mi
483 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.